Nisvanın Sırrı Şiiri - Kemter Abdal

Kemter Abdal
184

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Nisvanın Sırrı

Ey can! Dinle bu sırrı, derinden gelen sesi,
On İki İmam'ın nurunda saklı, kadının nefesi.
Ali'yle Fatma, çift Cebrail inen nurdandı,
Biri Zülfikâr'ı çaktı, diğeri eşiği nurlandı.

"Meydan," dedi Aslan, "Fatma'nın teriyle yoğruldu,"
Aşkın ve emeğin sırrı o demde yoğruldu.
Hasan'ın Havva'sı, Sekine'den gelen bir nurdu,
Cenneti değil tarlayı bildi, toprağa vurdu kökünü.

Zehri bal eyledi sütüyle, bir mucize sundu,
Kadının dönüştüren gücü o demde olundu.
Hüseyin'in Şehriban'ı, Kerbela'da iki şehitti,
Biri kılıçla düştü, diğeri sütüyle eridi bitti.

Memesinden akan kan, hem Hüseyin'in yas-ıydı,
Hem Zeyneb'in ninnisi, acının ve şefkatin sesiydi.
Zeynel Abidin'in nikâhı dört sırra bağlandı,
İlim, şefkat, isyan ve sabır, dört kapı aralandı.

"Biz dört yüzüz," dedi İmam, "tek bir özde varız,"
Kadının çokluğu birliğe açılan yoldur, ey yârim.
Bakır sırrı Ümmü Gülsüm'e emanet eyledi,
"Erkek dili susar bazen, hakikat kadında gizlidir," dedi.

Cemevi duvarına ilk "Hak-Muhammet-Ali" yazıldı,
Kadının eliyle yükseldi o kutlu, ezelî sözü.
Cafer-i Sadık'ın Fehme'si, ilk darı kurdu ana,
"Secde topraktadır," dedi, "kadın eteğine yüz sür ana."

Hakk'ı bulmak istersen, o sırra yüzün dön,"
Kadının rahmeti Hakk'ın tecellisidir, bil bunu sen.
Kazım'ın Türkmen Hatun'u, sürgünde doğurdu Rıza'yı,
"Erkek zindan bekler," dedi, "kız yakar ocağı, ocağı."

Dişil nefesin bereketiyle yeşerir umut,
Aile ve inanç onunla bulur sonsuz bir boyut.
Rıza'nın Nesime'si mecliste seslendi erenlere,
"Oturun ey âşıklar, Hak diz üstü konuşur," dedi o demde.

Makam ve cinsiyet kalkar aşkın divanında,
Hakikat diz çöker tevazuun meydanında.
Taki'nin Seyyide Nergis'i, şehit düştü hamile,
Karnındaki son İmam, kanıyla beslendi o çile.

Annenin rahmi tarihin rahmine düştü o an,
Zulmün karanlığında yeşeren bir umman.
Naki'nin Hatice'si sırrı fısıldadı kadınlara,
"Cemde saçınızı çözün, Hak düğümsüz olanı sever," dedi onlara.

Aşkın ve teslimiyetin nişanesiydi o çözülen saç,
Engelsiz bir kalple Hakk'a varışın sırrıydı o an.
Askeri'nin Nergishan'ı son sofrayı kurdu canlara,
Kadın eliyle aş pişti, er eliyle zehir sunuldu yâra.

"Yiyin!" dedi Nergishan, "biz ölmeziz, siz öldünüz!"
Hakikatin ölümsüzlüğü, zalimin sonudur o söz.
Mehdi'nin Narin'i, kayıp anadır o sırra,
Gaip İmam'ın gaip eşi, zamanın dişil soluğu ana.

Kırkların yüzünde beliren o nurani çehre,
Evrenin dişil nefesi, sırrın ta kendisi işte.
Ey âşık! Bu nefeste saklıdır Nisvânın sırrı,
Erkânın derininde yatan, Hakk'ın dişil nuru.

Dinle can kulağıyla, bu kadim fısıltıyı,
Aşk ile, Hak ile, On İki İmam'ın sırrıyla Hû!

Kemter Abdal
Kayıt Tarihi : 12.5.2025 10:04:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!