“Siz baksanız bir şey göremezsiniz
Benim yurdumdur orası!
Ardıç, gürgenler, tozlu yollar...
Tokat’la Niksar arası...”
Et kemikten ayrı düşünülür mü?
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Şair yurttan gayrı düşünülür mü?
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Tokat yollarında izi var onun
Gönül aynamızda yüzü var onun
Niksar’ıma dair sözü var onun
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Niksar’ın ufkunda güneştir Cahit
Zemheride közdür, ateştir Cahit
Anadır, babadır; kardeştir Cahit
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Tokat’tan Niksar’a esen yelimiz…
Gören gözümüzdür, tutan elimiz…
Hissin tercümanı, tatlı dilimiz…
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Niksar’ın her yanı şiir gibidir
Külebi bu şehrin duygu küpüdür
Bazen fırtınadır, bazen tipidir
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Külebi, Niksar’ın köşe taşıdır
Gurbete düşenin kanlı yaşıdır
Canik Dağlarının puslu başıdır
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Bu topraklar onun sıcak yuvası
Tarih, şiir kokar munis havası
Sesiyle doludur Niksar Ovası
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Sert esen rüzgârı bıçak gibidir
Mazluma açılmış kucak gibidir
Zemheri ayında sıcak gibidir
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Niksar Kalesi’nde taştır Külebi
Mazlumun gözünde yaştır Külebi
Tokat semasında kuştur Külebi
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Adını yâd eder doğduğu yerler
Şiir göklerinden yağdığı yerler…
Gurbetten hüzünler sağdığı yerler…
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Hüzünler akarken sazın telinden
Kokunu ararım Niksar elinden?
Çamiçi’nden esen seher yelinden…
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Harflerle resmetmiş duygularını
Yüreğinden kovmuş kaygılarını
Uyur toprağında uykularını
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Melikgazi yurdu, yok böyle diyar
Yarınlara umut, gönüllerde yâr
Danişmentlilerin başkenti Niksar
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Su akar da zaman akmaz mı sandın?
Tövbeler günahı yakmaz mı sandın?
Cahit mezarından bakmaz mı sandın?
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
O güzel Niksar’dan bir gün göçmüştür
Göz feri sönmüştür, tadı kaçmıştır
Bağında gül değil, hasret açmıştır
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Niksar yas bağladı şair susanda
Hüzün tazelenir her haziranda
Sesi yankılanır Yağıbasan’da
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Kabri Niksarlıya ziyaret yeri
Toprağa değmiştir alnından teri
Hak bildiği yoldan dönmedi geri
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Sonbahar gelince yüzü solmuştur
Niksar hasretiyle yanmış, dolmuştur
Sevdiği Emrah’a komşu olmuştur
Külebi Niksar’dır, Niksar Külebi…
Kayıt Tarihi : 26.10.2016 12:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!