Kişi ne çekerse bil ki
Çekiyor kendi elinden
Vaz geçmişim bu dünyanın
Bülbülünden hem gülünden
Kara günüm geçmek bilmez
Neyler bu gönül dünyayı sensiz a güzel
Kaldım yine senden uzak aylarca güzel
İnsan sevecek oldumu bir kez dostlar
Rüyada o gözler daha bir fazla güzel
Mayıs/69
Gör aşkı dedin görmeye geldim işte
Halin nicedir sormaya geldim işte
Vuslat umarak fallara baktırdım da
Hicranıma son vermeye geldim işte
Ekim/73
İnsan görünen çok kişinin maskesi var
Gerçek yüzü hiç ummadığın anda çıkar
İnsan gibi ol sen yine insanca yaşa
Varsın kötü olsun bütün alem ne çıkar
Şubat/72
Tutarak sevgi bağından
Kurtulup benlik ağından
Kanatlanıp kaf dağından
Geçelim dostlar geçelim
Görüp yarin gül yüzünü
Feleğin kahrını bilmem niye bizler çekeriz
Sırma saçlar dökülür gerdana özler çekeriz
Ellerin her gece rüyama girer ince uzun
Leyla’sın aşkı da mecnun gibi gizler çekeriz
Temmuz/06
Bozbulanık akan sular
Birgün olur durulur mu
Beni candan yakan dilber
Ceylan gibi vurulur mu
Sular gelir akar gider
Bir çamçak sücüyle esrirse başım
Ben bu başı çoktan keserim kardaş
Namertten gelmişse bir lokma aşım
Midem kabul etmez kusarım kardaş
Bilende konuşur hiç bilmeyende
KENDİNİ KURTARAN ŞEHİR
Gökyüzü suratın astığı zaman
Yarının yorganı yastığı zaman
Yağı yurda ayak bastığı zaman
Yeni baştan kurultaylar kurulur
GÖĞSÜM KALBE DAR GELİR
Aşk denilen magmanın kızıllığı nar gibi
Kara kışın ortasında gelişin bahar gibi
Yokluğunda eridim güneş değmiş kar gibi
Şair hakkında ne düşünebilirim ki..görünen köy kılavuz istemiyor.Tanıdığım en mert, en doğru, en düzgün adam.
Nihat Ağabey, Maşuka için yazdığın şiir muhteşem olmuş..Ama alındım haa..Hani bana :))