Meydan mI verirdim bu ayrılığa?
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim dünyanın böyle karanlık,
Bilseydim bu kadar dar olduğunu.
Dilimden sıçrayan bir kıvılcımın
Devamını Oku
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim dünyanın böyle karanlık,
Bilseydim bu kadar dar olduğunu.
Dilimden sıçrayan bir kıvılcımın
Her şeyin bittiği yerde şiir neden nöbet tutmaya devam eder…yoksa…bekleyen bildiğimiz şiir değil de…onun kendi atmosferine uygun bir sima mıdır…zannediyorum…şairlik ve sahip olunan unvanlar..apoletler…payeler..hediyeler…sınıf atlamalar…geriye akım…ileriye dönüş…..ne için olursa olsun..veya şiir size olmanız gereken yerin açık adresini vermiş olsa da…bilmektesiniz…zaman sadece ait olduğu katmanın kendi boyutuna ait bir hafıza ile ilerlemektedir…yani bu şu mu demektir…
Sahip olduğunuz dünyanın her santimetre karesi şiire mi aitte..o bunu bilmiyor…korkunç bir sayfada rastgele çevrilen akıl oyunlarının gerçek matadorları biraz az öte de inmektedir… şiirin katledilmesine karar veren bir aklın… Muhayyilesinden… oysa küçücük bir avunmayla yurtlar kurulmuş ve insanın egemenliğine ne övgüler sayılmıştı…
Öyleyse…bu şiirin bir dönemine rastgelen bir aşk ve ölümsüz aşığın bitmeyeceğine inandığı bir kader çizelgesi midir…ama taş devrinden bu yana hala kendi ana yurtlarında çoğalan bir medeniyet iken ne oldu da şiir kendi dergahına…gönül koydu…ve kıyıldı astarlarına kadar insanlık…düştü bebeler…rahimlerden…acı ne kadar olmalıydı..göç ne vakte kadar sürerdi…ibadet zehrini alır mıydı…suların…yoksa siz doğarken o fısıldamış mıydı …şiirin bembeyaz atkılara sarılmış yeni mintanına…söz ne vakit inanırsa o vakit şiir yeni bir kapı açarmış şairine…
İster bir zaman sıçramasıyla… isterse kocaman heybetli bir savaşla sahip olacaktır zaman şiirlerine…ve…şairlerine…
Nerde
Nasıl
Kimsiniz…hiçbir önemi yok…şiir sizi tanıyor ve siz şiirin ana vatanına ait çoktan yazılıp ezberlenmiş bir şiirsinizdir….sevgilerimle
Ol şair bu yolda düşerse bir gün derde
Lütuf eyle ya Rab, Can'ı bu yola serde
Sevda nehrine aşk üryan akar giderde
Ol devir biharab, aşkı anlayan nerde.
Zincir isimli şiirinizi gerçekten çok beğendim. Başarınızın ve güzel şiirlerinizin devamını dilerim. Saygılarımla.
seherde bir bağa girdim
ne bağ duydu ne bağbancı...
Erbâbı kullanınca konuşturur kalemi,
Er bâbı sürgülüdür, girilen yer kale mi?
…iş ehline yakışır elbet elimizde bir kalem ki hayali…
…sathında er dolaşır bir şiir i kalenin yazdığımız şu kalem ki hayali…
Sürgülü kapılarda bekliyorsan ezeli;
Sür gülü dikeniyle, kokusuyla ez eli.
…sur gülü kapısında ağaç olduk ezeli
Kirpiği zincir’in göz kapağı zındanında, ez’eli…
Dikeni gül hatrına merhem eyle yarana
Dikeni derdi sanma, gül el oldu yâran'a.
…dikeni, gül hatırına merhem ettim yar (âma)
dikeni derdim amma güler oldu yarama…
Derdi, kıymet bilmezler seher vakti 'al gül'ü
Derdi güzel olanın sînesinden al, gülü.
…Derd-i kıymet bilmez er erte akdi al gülü
Derdi ezel olanın sin’esinden ak gülü…
Güzeli tutsak eder, ezeldeki dil bağı
Güz eli dokunursa hazan olur gül bağı.
…Güz eli tutsak eder, ez eldeki dilbağı
Güzeli dokunursa haz an olur, gül çağı…
Dokunur gonca güle, aşk; ala bular ağ'ı
Dokunur ne vakittir, bitmez ki hüzün ağı.
…Okunur gonca güle aşk; âlâ ular bu ağı
Doku, nur vaktidir. bitmez mi hüzün, ağ’ı
Ne vakitler dem sürdü, kara kış yordu dağı
Neva kitler sözünü, kim açar o dudağı
…Canâ rakibi urme lâ’kin, deliyim. diken etme okuna
Sün’gül’ü kapılarda bekliyorsan ezeli
..bağın kapısını açtım
sandım ki cennete düştüm
Hava öyle güzel ki bu sabah gül yaprağı bile üşümez…