- doyumsuzluk (1)
- doz (1)
- dozens (1)
- dozunu kaçırmak (1)
- döğünmek (1)
- döğüşerek pazarlık et , güle güle a ... (1)
- döklüntü (1)
- dökmek (1)
- döküntü (1)
- döleklemek (1)
- dömella hanım (1)
- döngel karhanesi (1)
- döngül (1)
- döngüsel camış (1)
- dönsen de artık sevemem seni (1)
- dönüm noktası (1)
- dönünek (1)
- dönüp dolaşıp geldiğimiz nokta (1)
- dönüp geriye bakmak (1)
- dönüşte gelir alırım (1)
- dönüştürmek (1)
- dönüşü olmayan yola girmek (1)
- dönüt (1)
- dördüncü güç (1)
- dört başı mamur (1)
- dört başı mamur ne demek? (1)
- dört bir yandan (1)
- dört dönmek (1)
- dört duvar arasında kalmak (1)
- dört unsur teorisi (1)
