yozlaşmış bir kültürün evladı
düzenin hizmetkarı
Allah yerine krala tapan
elbette karşısın
elbette demir askersin tepemde
Koca harfiyat kamyonunun kör noktasına girersen kaporta filan kalmaz feleğini şaşırırsın.
Hele hele o harfiyat kamyonu sinyalini vermiş sola dönecekken yavaşlamazsan canından bile olursun.
Böyle bir kaza yaşandı. Canından olmadığına yat kalk şükret. Bir de ağzı bozuk. Beddualar küfürler gırla haksız olanda. Halbuki biz kamyoculardan beklerdik böyle lafları ama bu harfiyat sürücüsü istifini bile bozmadı. Haksız olanı sadece kibarca sakinleştirmeye çalıştı..Utandırdı yanılttı bizi. Ön yargılı olmamanın önemini anımsattı...
Benimde var bir kazam. Kaldırımın kenarında kamyoncu geçsin diye beklerken bir an da bisikletin ön tekeri kamyonun arka tekerinin altına girdi. Yani iki büklüm kalakaldım. Kamyoncu duymadı bile. Yoluna devam etti.
benimkisi ölüm uykusu
akşam sefasına benzeyen
bir yok olma sevdası bu dünyadan
rüzgara hasret kalmayan yaprak
her nasılsa o yeşil hüzün
söz verdim kendime
Zamanında bir köpek ve bir kedi tarafından hem ısırıldım hem de tırmalandım. Bu kerataların benle sorunları yoktu aslında. Dünyaya daha doğrusu insanlara küsmüş de olabilirlerdi. Aslında şöyle.bir düşünürsek dünya da kapladıkları yer bir metre kareyi geçmez. Kısacası o bir metre karede kıvrılıp uyurlar.
Yıllar önce yapacaklarını o da çocuklara karşı saldırılarını çoğaltınca görevini ve sorumluluğunu yerine getirmeyen pek saygı değer devletimiz ve belediyelerimiz ne yazık ki cikcik ötmeye başladılar. Çözüm telef etmek yani uyutmak. Uyutunca vicdanları rahat mı edecek?
Oysa bir makam otomobiline verdikleri milyonlarla bu hayvanlara barınak korunak veteriner hizmetleri verilir ve yapılırdı.
göbeğim kadar kıçınıza taş
beyinsiz kafanıza karaciğerim çarpsın
neşemden ödün vermem
dilimden de
yandaki tavukçu da dönerini yiyen adamın anlattıklarına kulak misafiri oldum ister istemez.
arkadaşım fransa da bir ay kaçak işçi olarak çalışmış ya da öyle sanmış. ülkeye döndükten sonra
kaçak olarak çalıştığı fransız iş yerinden gelen bir yazı ve bankaya da bir miktar frank yatırılmış. meğerse kaçak sandığı iş aslında kaçak değilmiş bir ay sigortalı olarak çalışmış.
bu durumun bir benzeri de almanya da yaşanıyor. olayı anlatansa ünlü bir iş adamının korumalığını yapan emekli bir emniyetçi.
benim gibi hıyara iki saat uyku çok bile. bu koduğum yerde 20. günüm.
mutlu muyum? Allahıma kitabıma yeminler olsun ki değilim.
buranın insanları karaktersiz görgüsüz hayvanlıktan nasibini almışlar insanlık yerine.
iki gün önce personele ait bölümde iş yapıyorum. bir ara pezevengin birinin kafasını görür gibi.oldum.
ülke ortaya karışık olunca...
az önce genç bir hanım kapıda dikildi. depremzede olduğunu ve okul ihtiyacının karşılanması için
yardım istediğini söyledi...
pek sayın yöneticileimizin görev ve sorumluluğunda olan bir konu oysa.
Doğal afetler ve savaşlar. Her ikiside insan kaynaķlı. Güç hastası olanlar; daha çok enerji daha çok toprak ve daha çok ölümlerin nedenleri olurlarken; Rusya ve Ukrayna da olduğu gibi, Doğal afetlerden biri olan Depremlerde önünde sonunda bu güç sahibi iktidar sahibi olanların ihmalkarlığı sadece bununlada kalmıyor rant kazanç vurdum duymazlık görmemezlikten gelme durumları gibi.
Onbinlerce insan öldü. Onbinlerce bina dümdüz oldu ve çıkarları uğruna üç kuruş kazanalım diye malzemeden çalmaları ve nasıl oluyorsa oluyor gece de horul horul uyumaları. Bu insanlar nasıl bir vicdansa artık ve o vicdanla eşlerinin çocuklarının gözlerine utanmadan sıkılmadan nasıl bakıyorlarsa artık...
Dünyadaki siyaseti bir kenara koyalım. Ama Türkiye Cumhuriyeti' in de siyasetçilerden yaptıkları siyasettende nefret etmeye başladım. Kokuşmuşlar ve kokmuşların cenneti oldu bu güzelim ülke bunlar için.
her sabah unutuyorum seni
sonra dönüş yolunda
açtığımda kapıyı
acımadan kucaklıyorsun beni...
böyle olmamalı ama oluyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!