Garibin elinde, sadaka durmaz
Kel adamın, kel dostu olur, çatma
Bir elin verdiğin, diğer el görmez
İyilik yaparsan, başına kakma.
Gerçek dost; gönülden, gülü derendir
Boyu aşan, kıvrım- kıvrım
Yalanlara ne demeli?
İthal malı, sahte devrim
Bulanlara ne demeli?
Adım başı, kör bir kuyu
Bana soruyorlar, bu ne öfkedir?
Neyi görüyorsam, onu yazarım
Aslında yüreğim, epey yufkadır
Nerde tümsek varsa, onu kazarım.
El ele tutuşur, durur yan yana
İkiz kardeş gibi, bakar ikisi
VATANLA BAYRAĞIM, yatar can cana
Göğsümün üstünde, atar ikisi.
VATANLA MEHMETLE, başlasam söze
Neresinden bakayım, bozuk, kirli düzenin
Yüzde beş yüz kâr ile, satanları sor bana
Boynu bükük yetimi, acımadan ezenin
Havuz başı keyfinde, yutanları sor bana.
Dostun arkasından, türlü oyun düzerken
Dutlu bahçelerin, mor sümbülünü
Elimle toplayıp, dersem ne dersin?
Sarp dağlarda biten, yaban gülünü
Geçtiğin her yere, sersem ne dersin?
Tezgâhında, çözgü olsam çuluna
Devran mı değişti, bana ne oldu?
Sevgi potasında, piştim be gülüm
Elimde ellerin, hatıra kaldı
Mutluluğa doğru, koştum be gülüm.
Yanardağlar gibi, patladım birden
Akıl, izan, mantık bir; Yaradan’ı bilelim
Şerden kaçıp, şeytanı kovup, yerli silelim
Günahları toplayıp, dilim- dilim dilelim
Tek Allah’a inanıp,yalnız O’na tapalım
Hamd ü sena ederek, O’na secde yapalım.
Dökmeye gelmiştim, sana içimi
Anlatayım dedim, esas suçumu
Eline aldın da, sanki saçımı
Yolmak istedin de, yolma mı dedim?
Sensiz yaşamaktan, dilim teklerken
Hasta yatağında, ziyaret ettim
Bana baktı- baktı, DALDI Halil'im.
Yıkılmıştı sanki; eridim, bittim
Topladı, çıkardı, BÖLDÜ Halil’im.
Dünya maişeti, zorladı onu
Söz konusu edilen bir kadın olsaydı anlayan beri gelsin derdim. Valla hocam bu davranışlar bir erkekten zuhur edince dilim tutuldu.
Yüreğiniz dert görmesin efendim. Harika bir hece şiiri okuttunuz.