İstasyonlar yaratan ermişin çığlıklarıyla ruhumu avuttum.
Kulaklarıma değdi bir yerden bir yere giden düşleri.
Yalnızlığın azametini ilmek ilmek dokurken parmak uçlarım,
Ütopyası denizsiz olur muydu alabalığın?
Kirpiğime sıkıştırdım bütün sözcükleri..
Kırpmamak için gözlerimi,
Şeytana uykularımı sattım.
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan