Durmaz kanar yaraların
Gitmez kalır ayakların
Akmaz kurur pınarların
Düşen o son damlayı
Kirpiğinden silen olmaz
Bir pençe var görünmez
Bir pençe izsiz
Her karanlıkta yakamdan çekiştirir
Ne gömleğimde yırtık ne göğsümde yara
Bir pençe ki bilinmez
Bir ışık gördük gökte
Oysa severdik her daim
Işık ki, bu defa hayra yormadık
Evim gibi yok diyerek uyuduk ardı sıra
Beşik gibi sallandı yer
Anne, inan çok huzurlu mutluyum
Yüzüm güleç, gönlüm ferah, karnım tok
Hayat ne ki, ekmek, su, umutluyum
Birtek sensiz hatırım kırık, gel anne
Hep derdin ya ben sağ iken yuva kur
Her insanda biraz giz
Gizli bir dünya
Her insan çift yaratıldı
Biri içerde biri dışarda
Her insanda biraz gizem
Kim iter, nereye düşer belli değil
Sivri bir çivi ucunda duruyor gönül
Söz ki canlıdır, görünmez kuvvet
Diyenin ağzında ya ok ya da gül
Sivri bir diken ucunda duruyor gönül
Biz fırından başka bir yerde toplanmayız
Biz ekmekten başkasını yüceltmeyiz
Biz emekten başka zikir bilmeyiz
İşçiyiz, öğrenciyiz, kadınız
Kısık ses biziz, ağacız, hayvanız
Biz haklılar tarikatıyız
Hani küçüktü dünya?
Göğsünüze uzandığım çocukluk keyfim nerede?
Sıcak gonca, ılık süt ve bahar kokusu
Neden bulamıyorum sizi?
Kaybettim biliyorum
Bu uzun yaşamın kısa ömürlerinde
Hey gidi Karadeniz, kapkara
Ağıtları da bu sebeple
Kadınları ki erkeklerinden daha herif
Ağıtları ki kalenderliklerinden
Bir yakarlar, değme derdi yok kılar
Kasabadaki kadından bahset bana
Yürüdüğünde çiçekli bulutlu
Durduğunda duran esinti
Durduğunda bana durdu sandığım
Çarşıdaki hallerini anlat
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!