Mustafa Kalender Aga Şiirleri - Şair Mus ...

Mustafa Kalender Aga

sen giderken bu şehirden
bir an kal diye haykırmak geldi ıçimden
yuttum sözlerimi, attım içime
nefesim kesilecek sandim ardından
yüzümde sahte gülücüğüm
dudağımda umutlu sözlerim

Devamını Oku
Mustafa Kalender Aga

bir an gelse
yanıbaşında dursam
usulca ellerini tutsam
terkedip gitme
gönlünde bir parça yer göster
ellerini avuçlarımdan çekme

Devamını Oku
Mustafa Kalender Aga

Artık üç gün sürmüyor ayrılıkların acısı,
alıştık uyuştu beynimiz,
duyarsızlaştı ayrılık acılarına.
Artık üç günde bitiyor sevdalar,
aşklar.
En güzeli başlamadan bitenler, diyor

Devamını Oku
Mustafa Kalender Aga

Az önce bir kedi gördüm sokakta
Çöp konteynırının üzerinde
Tedirgin bir şekilde bana bakıyordu
Besi yerindeydi çok şükür
Aslında kilolu da denebilir…
Saat tam 20:58

Devamını Oku
Mustafa Kalender Aga

Ayrılık bulursa beni bir gün şu engin semalarında,
Gözyaşlarıyla uğurlama beni rüyaların şehri,
Martı seslerine karışık hıçkırıklarımı,
Sen sakın duyma İstanbul.
Vapur sirenleriyle beraber söylediğim şarkıyı,
Sen sakın dinleme, ne olur İstanbul.

Devamını Oku
Mustafa Kalender Aga

Bir şiir büyüyor içimde günden güne
Öyle öksüz öyle mahzun,
Literatüre sığmıyor duygu yükü
Sessiz sessiz dile geliyor
Bir şiir basınç yapıyor göğüs kafesimin altında
Çıkmak için bir yol arıyor

Devamını Oku
Mustafa Kalender Aga

Şimdi Sarayburnu'ndan denize atlasam
ve karşıya Üsküdar'a kadar yüzsem,
Yüzerken yorulsam boğulsam,
Ve ölsem...
Bir şehir ağlasa peşimden,
Bir şehrin denizi ağlasa,

Devamını Oku
Mustafa Kalender Aga

Öyle kolay gelmez hemen bahar
Sustuğuna göre martıların
Bir bildiği var...

Devamını Oku
Mustafa Kalender Aga

Hani bayrak namustu, şerefti, haysiyetti.
Namussuz, şerefsiz, haysiyetsiz mi olduk biz bu kadar.
Hani vatan, millet, istiklal...
Uyan ecdat uyan,
Söylediğin yalanlara(!) kimse inanmıyor artık.
Ey toprakta yatan şehit, bu günleri göstermek için mi bizler için öldünüz.

Devamını Oku
Mustafa Kalender Aga

O kadar korkaktı ki doğuşu güneşin
Gözlerime bakmaya çekiniyordu.
Yine de aydınlıktı yüzü
Çaresiz ve kimsesiz zamanlar gibi
Kızıla dönmüyordu
Beyazdı üstelik

Devamını Oku