Tavuk ve Bülbül
Bülbül hürriyet şarkısı söyler kafeste.
Kim bilir ömrünün sonu hangi nefestedir?
Tavuk yumurta üretirken bir kümeste,
Bülbül azat iste ve de hep aynı hevestedir.
Şiire Yazmaya Veda
Çocukluk yıllarımda başladığım ve halen de devam ettiğim şiir yazmanın sonuna geldiğime inanmaya başladım artık. Oysa ben ölünceye kadar yazmayı düşünüyordum. Şiirlerimi kitaplaştırmayı düşündüğüm şu günlerde bende oluşan bu düşünce bir bakıma hayatımda deprem gibi bir etki bıraktı. Ama bu depremden haberi olması gerekenlerin haberi asla olmayacak.
Ortaokulda okuduğum yıllarda ilçe içinde yapılan şiir yarışmalarında kazandığım birkaç tane birincilik sayesinde şiir yazmaya hız verdim. O yıllarda ilçemizde yayınlanan yerel gazetelerde şiirlerim yayınlanmaya başladı. Daha sonra Konya’da yayınlanan gazetelerde de şiirlerimin yayınlanmaya başlaması bana bambaşka bir onur olmuştu. Takip eden yıllarda birkaç arkadaşla beraber “Yeni Çağ” isimli bir yerel gazete çıkarmaya başladık. Gazetemizdeki yazı ve şiirleri yetiştirebilmek için sabahlara kadar çalıştığımız çok günler olmuştur. Gazeteyi çıkardığımız tüm arkadaşlar aynı yıl üniversiteyi kazanmamız dolayısıyla gazetemizin yayını sona erdi. Ama biz bir bayrak açmıştık ve bizden sonra geride kalan arkadaşlarımız “Çağrı” isimli bir gazete çıkarmaya başlamışlar ve bizlere birer nüshasını göndermişler. Gazetenin içine bir not yazmışlar.”Erol abi, sizin bıraktığınız yerden biz başka bir isimle yeniden yayın hayatına girdik. Yazı ve şiirlerinizle bize desteklerinizi bekliyoruz.”İşte mutluluk böyle yaşanır.
Üniversite bittikten sonra Konya Postası Gazetesinde köşe yazarlığına başlamıştım. Artık şiirden daha ziyade gazete yazıları yazdığım günlerde bir gün ablamın eşi eniştem Mehmet SÜER ile oturuyorduk. Eniştem ortaokulda yazdığım şiirlerin olduğu gazeteleri getirip önüme koydu. Gazetelere bir göz attım ki ne göreyim. Yazdığım tüm şiirler eniştem tarafından saklanmış. Hayatımda pek çok yarışmada derece almıştım ama o an mutlu olduğum kadar hiçbir zaman mutlu olmamıştım. Şiirlerim çocuksu idi, basit idi ama benimdi ve saklanmıştı. Değer verilmişti. İşte o andan sonra ara verdiğim belki de bıraktığım şiir yazma işine tekrar başladım. Bu güne kadar da hep yazdım.
Vuslat Muhal
Kimi zaman
Küller altındadır sevda…
Ümitler tükenmiştir,
VUSLAT MUHAL…………
Yanan Benim
Unutacağımı sanma seni bir an.
Seni her an tespih gibi, anan benim.
İyi olmasa da, gönlün ile aran.
Sana sevda ateşiyle, yanan benim.
Hak varken batıla koşana.
Ne diyeyim başka,veyl olsun.
Küfrün hem çömez hem başına,
Ne diyeyim başka,veyl olsun.
Gül varken,diken görenlere.
Yiğenim Fatma
Her doğan ağlar,ama sen güldün.
Yüzün güldü,bahtın gülmedi Fatma’m.
Sen yiğen olarak, bana ilk güldün...
İkinci bir gül dünyaya,gelmedi Fatma’m.
Yollar
Sana uzak olan sevgilim,
Ben değil,yalnız yollardır.
Daima seninledir kalbim,
Sensiz olan yalnız kollardır.
GÜNEYSINIR SEVDADIR
G ülenler gülsünler hep budur duam.
Ü züntülere nokta koymaktır davam.
N asırlı ellerin acısını dindirmek,
Narman Başkale Köyü
Dadaşlar diyarıdır, Erzurum Yaylası.
Başkale, Narman köylerinin alası.
Dağları kar, ovalar çimendir Başkale’de,
İşte burası,yurdumun doğu kalesi.
Bil Artık
Derman istemem asla senden başka.
Bu gönlüme sensin derman, gel artık.
Seni tanıdım, âşık oldum aşka.
Bu gönlüme sensin ferman, bil artık.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!