Biz bu nar sarayının kapı kuluyuz.
Gülizar bağının solgun çiçeği
İradı alimin mürşidin yolu
Hikmet-i tecelliye ağlayan fani pervayız
Ahfaz olan, tubanın dalında çiçek görünce
Pirler gelip sormuş sönen ocakları
Pünhan Kelamı meşveret ile öğrendik ki;
Enüstü bi Rabbike' yolunun ervahlarıyız.
Ey gönül erbabının yüce ihvanı,
Beyler otağına serilmiş çulu savanı,
İki lokmalık aşın yanında acı soğanı Sonra,
Bir nefeslik menzilde, kendi canımızın kavuranıyız.
Rasihler el eledir bu sabah divan önünde,
Gönülleri dolup taşmış dillerinde ne olacak mizan gününde,?
Taatı zikir ile tekbir dua durmadan ibadullah
Çöl seferinde bilinmiyor, kimin kervanındayız
Sülük ettim amma aşamadım nefsin köprüsünü,
Asıl muradım sensin,hangi hesapta kaç hendesede,
Rahmet dolu, bir bezle örtülü bir kesede,
Ezel ahır bu alemin kurbanlarıyız
Yandık piştik köz olduk, ham bilgenin sayesinde,
Mürit amelinde, nefis gelince aman oldu;
Ehlin ilmi ile,,acizler dünyasında durursa mürşit
Der ki; irşadın yaktığı ocakların dumanlarıyız
27.5.2017-01.20
Enver ÜnverKayıt Tarihi : 28.5.2017 11:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!