Sazıma dargınım çalmam gayrı hiç,
Sazım bana küstü, söz bana küstü.
Her sözü üstüme almam gayrı hiç,
Sözüm bana küstü, öz bana küstü.
Mızrabı vurdukça sazım teline,
Dün akşam ağırladım hüzün dolu hüzünü,
Görmek nasip olur mu ey sevdiğim yüzünü.
Dün akşam efkar dolu hüzünlü, kederliydim,
Senden uzakta yârim, daima çileliydim.
Haklı olan konuşsun doğruluktan yılmasın
Yalanın, riyanın yolu, yoldaşı olmasın
Haksız üste çıkacak budur bütün emeli
Yalana yaslamayın en derun-i temeli
At meydandan çekilmez meydan atın meydanı
Hayatım boyunca ben suda gördüm saydamı
Madem ki makama bunca düşkünsün
O halde o makam mezarın olsun
Ne kadar ahmaksın nice şaşkınsın
Akıl üstü bilgi pazarın olsun
Haklıya sus payı vermek ne demek
Makamın şöhretin olmuş kölesi
Sonra da insanlık demi vuruyor
Bitmemiş bir kere yalan hilesi
Beynamaz hocaya saygı duruyor
Kalmamış saygısı insan olana
Tahtına kurulmuş makam delisi
Asıyor kesiyor hüküm sürüyor
Mazluma garibe çıkar hep sesi
Kendini seçeni hakir görüyor
Hiç akıl almıyor neydi amacı
Milletten oy alıp boylu boyuna
Sonra da milleti soyan utansın
Zehiri katıp ta halkın suyuna
Enayi yerine koyan utansın
Hak hukuk dersini verip meydan da
Soframa bal diye zehir koydular
Acıyı tatlıyı gayrı bilemem
Paraya taptılar şerre uydular
Göz yaşım sel oldu gayrı silemem
Gayenin içini bomboş ettiler
Gözlerine her bakışta aklımı başımdan aldın
Sana nefesimsin dedim
Ve sana benimsin dedim
Sesinde ki ahenk ile yüreğimi benden çaldın
Sana her şeyimsin dedim
İşte seni böyle sevdim
Mertlik sana gelmedi
Anladım gayen başka
Şehvet mi istiyorsun
Bu mu inancın aşka
Ben seni çok sevmiştim
Sende sevseydin keşke




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!