Dokunsa ağrılar geçer
Derde derman el sevgilim
Gülse tomurcuklar açar
Nâzenin bir gül sevgilim
Gurbet ele gidiyorum
Ömrümün güzüne erdi zamanım
Emret koşa koşa gelem sultanım
Ey şahların şahı sende gümanım
Emret şu dağları delem sultanım
Ah bu oynak dünya dar gelir dile
Nasıl anlatayım hâlimi sana
İçin için kaynar pınar gibiyim
Peşinen adadım canımı suna
Derin yara gibi kanar gibiyim
Tandırdan alevler vuruyor saca
Hayalimi süsler rüyamda gezer,
İzinsiz beynime girer sevgilim
Azıcık gönlümden ayrılsa sezer
Yoluma tuzaklar kurar sevgilim
Sevdası başımda yelle yârışır
Akarken!
Şahin ava akarken, seyreyle manzarayı!
Masumu parçalarken, basıverir narayı!
Şimşek gibi çakarak, kapıverir pireyi.
Sevgiden olsa gerek(!) , kaşır her tür yarayı!
Fakat!
Asya’dan âleme kucak açarak
Yel gibi gürleyip sekeriz yarın
İnsanlık namına sevgi saçarak
Sel gibi kükreyip akarız yarın
Şölenle şenliği yapıp varlıkta
Bir tebessüm ile aldın gönlümü
Değişmem güllere yâr seni seni
İşveyle salınıp çaldın gönlümü
Düşürmem dillere yâr seni seni
Esiyor kafamda sevdanın yeli
Kara gözlü ahu düştüm aşkına
Bilirim gözünden yâr seni seni
Yitirip balayı döndüm şaşkına
Bulurum izinden yâr seni seni
Hilal kaşlı ahu avladın beni
Hayatını bağlayıp bir saniye durmadan
Verilen nimetleri birem birem saysanız
Bitmez ihsan sayısı mezarlığı görmeden
Sündürüp kısa ömrü beş asıra yaysanız
Uzaklara gitmeden nefsinizden başlayın
Bak tan yeri ağardı iniver gel bahçeye
Dizlerime su indi kız bekleye bekleye
Sizi isterim sizi gerek yoktur bohçaya
Ümidimi yitirdim kız yoklaya yoklaya
Akşamında söz verir gecesinde cayarsın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!