Yeri geldi dünya düze
Yeri geldi harlanan ateş köze döndü
Oldu şehrim köye
Şanım deliye
Bilgelik çok bilmişliğe
Baharım güze döndü
Sabah 5 sokaklarda ıssızlık
Güneş tepedeyken zaten şiir yazılmaz
Her şey olsun kanınızda da olmasın kansızlık
Üç hikaye bilmeyle de şair olunmaz
Zerre kadar gözün olmayacak dünya malında
Şiire muhatap mı gerekir?
Parıldayan Ay'ın şavkıyım ben
Şiir yazmaya ders mi gerekir?
Büyük dayımın diliyim ben
Kelime geldiyse yazacaksın
Neler aldılar benden
Unuttum bir çoğunu yok zihnimde
Aklıma gelmiyor kırdığım kalemler
Belim büküldü bu yüklerle
&
Derdimi başka anlattım tanıkdık yüzlere
Tam yirmi yaş,
Ev arkadaşları ile münakaşa.
Geceleri umutla baş başa münazara.
Ben solcu o sağcı...
Ben kontrgerilla o baştacı...
Ben altmış altılık delikanlı,
Fazla mütevazılık,
Tilkiden nasihat dinletir.
Dağ, bayır coşkunluk;
Ovaları inletir.
&
Fazla efendilik,
Sakın ha ihanet etmeyi aklından geçirme
Bir düşün kim ne kazanmış ihanetle
Hiddetle büyüttüğün o hırsı
Sakin sakin göm ellerinle
Hazıra güvenme, asırlarca dayanmadı bu dağ
Nerede delice heveslerin
Sokaklarda koşuşların
Nerde şehrin her yerini adımlaman
Nerede huzura kavuşuşların
Bir çok şeyi yitirmişsin sen
Neyinize yetmedi Ankara rüzgarı
Nereye gidiyorsunuz?
Neyinize yetmedi Istanbul'un boğazı
Nereye gidiyorsunuz?
&
Neyinize yetmedi Bursa'nın Uludağ'ı
Gittiğiniz yeri Timur gitmemiş
Gittiğiniz yeri Osman istememiş
Fatih ilk Istanbul demiş, Viyana dememiş
Avrupa'daki bir çok şeyi Allah değil kul inşa etmiş
&
Monoton fabrika verisi insanlık




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!