- Ahmet Toprak 'a -
                                                                
                                                                                                      
karanlık...
                                      
aydınlığı tutuşturan ateş              
közden bir ağıt şimdi             
bağrımı delen toprağın ıslaklığını            
gözbebeklerimin sancısını                            
yazgımın karasını                
ölümün kollarına iten                      
                              
mağfiret diliyorum                 
eksilterek                
içimdeki sürgüne serpilen hiçlikten                      
mermerin soğukla buluşma armonisi               
bu kadarına hazır değilken                   
                                       
morg kapattı kutsal hazinemi                  
bilerek kendi mabedine                   
aydınlık yitirdi yolunu                   
yoldaşı oldu ayağı kırık atların                        
ardında görgü tanığı bırakmadan               
böldü                                    
ölmek fiilini ortadan ikiye                           
                                                                                                        
Ey Yusuf'un kokusunu Yakub'a taşıyan           
benim de kokumu taşır mısın babama?          
                                                                                                                                    
ağzımın içindeki kelimeler yas tekrarı                
göklerde kırlangıç katliamı/ susuyorum            
kapatınca gözlerimi           
ruhum bedenimde imlâ hatası/ eriyorum        
tüm kelimeleri öldürdüğüm hastane ışıkları         
olmak ile ölmek arası/ bekliyorum              
                                     
varlığa sonradan eklenen ölüm raporu               
melek kanadı takmış cümlelerle                   
kesiyor şahdamarımı                           
babam yağıyor                                
kanserli bulutlardan avuçlarıma                  
yalnız kalmış kulların dinç duygularına              
                                                                                                                  
karanlık...   
                                                     
bu rengin içinde en çok üşüyen sözcük              
"baba"                                     
anlamı ürkütüyor                              
henüz hazır değilken                                       
meşru yanı kalmayan hayata                    
                                     
ruhumun ayak basılmamış sokakları                
hapsoldu arşa                            
ölüme yazgılı kâşiflere sunularak                
t/uzak düşlerin belirsiz yanı               
üşüyen suskularıma bir armağan              
kırılan matem boy gösteren gözyaşı                  
dökülür kirpik uçlarıma/ tuza banmış          
                             
Ve çekilir çocukların kanadından                
maviye uçurulan uçurtma                        
dünyanın soğukluğunu bırakır                           
musalla taşına                                 
masal kahramanlarını alarak yanına   
                                    
eksildi gecelerce bekleyen gölgen                
ayak seslerin vardı yüreğimde ısıttığım           
kesildi baba yüzlü anılarım               
kokunun kendini tükettiği avuçlarımda           
boşluğunu bir türlü dolduramadığım                 
                                            
                                                        
ölüm öperken çocukluğumun gözlerini              
korkuyorum baba                       
güz gelmeden yaprak döküyor ağaçlarım 
                                                             
                                                                               
                                                                                                 
                            
Kayıt Tarihi : 20.4.2021 21:00:00
 
 
 
 
 Şiiri Değerlendir
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 
 



yel eser
gün vurur
kül olur
düşer bir bir atlılar...
Yaşamın ve ölümüm ipekten eğrisinde bizi anlar şiir... bizi anlar uzaklıklar.
Onları sevmeye ve özlemeye devam ettiğimiz sürece kaybetmiş değiliz.
Gönülden kutluyorum şiirleşen yürek sesinizi.
Nurlarda yatsın babanız. Toprak incitmesin. Acısını unutturacak acınız olmasın.
Teşekkür ederim Nazan Hanım değerli eşliğiniz için. Sevgiler
Teşekkür ederim Aykut bey sizin gibi değerli bir kalemden duyduğum böylesi kıymetli cümleler için.
Sevgi ve saygılarımı sunuyorum
korkuyorum baba
güz gelmeden yaprak döküyor ağaçlarım
sözün bittiği yer.
dilerim nurlarda yatsın.
korkuyorum baba
güz gelmeden yaprak döküyor ağaçlarım
sözün bittiği yerdeyim.. avucumdaki mavi çakıl taşını uzatıyorum çocukluğunun ellerine.
dilerim nurlarda yatsın.
Âmin.
Teşekkür ediyorum değerli cümleleriniz için Nazan hanım.
Sevgi ve saygılarımı sunuyorum
Allah rahmet eylesin...
ölüm öperken çocukluğumun gözlerini
korkuyorum baba
güz gelmeden yaprak döküyor ağaçlarım
Şair demiş ki " Yaprak döker bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe" Dökülen yapraklar olacak elbet ama hayat devam ediyor....
Âmin.
Teşekkür ederim kıymetli cümleleriniz için Hatice hanım.
Sevgi ve saygılarımı sunuyorum
TÜM YORUMLAR (23)