Gözlerinde bahardan başka,
güzel bir ilkokul penceresinden,
dünyaya hayret, hasret
ve birazda bayat bayram şekeri kederiyle bakan
aklı canbaz ,
yanağı al,
tüm yankesiciler,
katiller,
sapıklar arınıyor günahlarından
aç kalarak..
Ve ben,
Korkularım var kendimce
Her an sorguladığım duygularım..
Sana alışmak en önde gideni, kötüdür benim için alışmam,
Engel olamam kendime..
Böyle gülme gözlerime tatlı tatlı, seni kaybedersem bir daha gülemem..
Ellerini ellerime verme , gittiğinde ellerim bomboş kalmasın,
Ardımdasın sevgilim
Yaralısın
Ve uyuyorsun,
Sana veda etmek istemedim,
Önce Öp ,Sonra Doğur Beni..
Böyle yazıyordu bankın köşesinde..
Kimsesiz bir adam olduğun aklıma geldi birden..
Bir gün için anlamsız ,zamansız sıkılırsa
ya da herşeyi unutayım diye uzandığın yatağından, o şirin uykundan aniden uyanırsan,
Yani gecenin bir yarısı da olsa farketmez
Ne bileyim
Gülen , oynayan şarkılarda dahi anlam veremediğin bir sancı kaplarsa yorgun yüreğini, darda olduğumu sakın düşünme ;
Her son yeni bir başlangıç derler,
Ama benim için yanıtsız sorulara cevap bulmaktı..
Yarım kalmış bir hikaye artık noktalarıyla buluştu..
Çok rahatım iyiyim ben İstanbul'da..
Öyle yazma bahanesiyle afilli cümleler falan kurmayacağım, bildiğin canım sıkılıyor.
Annemdeyim yaklaşık 1 aydan fazla, dışarı da güneş var, bense dünyanın savaştığı lanet virüsün yedinci günündeyim..
Sanki bıraksalar ,deliler gibi kendimi deniz kıyılarına, ormana, alışveriş merkezlerine falan vereceğim; ki bu sonrasında da hiç mümkün gözükmüyor..
Herşey düşüncede güzel, ama ben şu melankoli hallerime bayağı alıştım :) Misal sana da oluyor mu? Tam bir şey komiğine gider gibi olduktan sonra , aklına düştüğümde gülmen kesiliyor mu? Sanki sensiz mimiğim dahi oynamasın istiyorum, yasak gibi, az biraz haram gibi.. İnsan bunu kendine neden yapar bilmiyorum..
Yediğim yemekte, beğendiğim filmde de.. Herşeyi soğutuyor , herşeyi yarıda bırakıyorum.. Böylesini kendine daha hak görmek gibi..
İki yolun arasında kalmak..
Ve biliyorum bazen bir şeyleri bitirmek,yenilere başlamaktan daha yorucu olabiliyor..
Hele ki artık harcayacak en ufak bir hücren, dökecek bir tek damla terin kalmamışsa..
Yolun neresinde olduğumu biliyorum artık ve belki de günlerdir bitmemesi için adım atmadan duruyorum..
Oysa ki yolda durmak çok yorucu bir iş..
Eğer birini seviyorsanız , ona özenle sahip çıkın..
Bir saksıya ekin, günde üç kere sulayın, arada bir yemini verin, tuvaletini temizleyin..
Ama onu asla sokağa bırakmayın!
Siren sesleri, kalabalık insanlar, şehrin tüm aldatmacaları onu kaçırabilir!
Bunu yapabilirler çünkü O'nu sizin kadar sevemezler..
O, onlar için hiçbirşey ifade etmez!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!