aşkımız bir gün uçup giderse aramızdan sevgilim
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Devamını Oku
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Bin dokuz yüz altmış dokuz
Geldi çattı Mart on dokuz
Ben doğmuşum ağlayarak
Dediler çok nazlı bu kız
Kıvrık saçlı çokta dilli
şairlik o günden belli
Babamın gelin kızıydım
Saçımda kırmızı güllü
On aylıkken yürümüşüm
Annem benle görürmüşüm
Ele avuca sığmazdım
Çok çabuk ta büyümüşüm
Lise bitti seksen beşte
Benim aklım aşkta meşkte
Hayatımın erkeğiydi
Aşık oldum ilk görüşte
Şimdi evli ve mutluyum
Hem huysuz hem ...