Zaman yılkı bir ata binmiş
Hızla aşıyor tepeleri
Yetişmek mümkün değil
Tepenin ardındaki giz
Ürkütücü bir rüya
İsmi kimilerine göre gelecek
Gökkuşağı…
Seninle olsun
Yağmurlar , fırtınalar…
Benimle olsun
Renkler..
En güzel çiçeklerin olsun
Gökyüzüm..
Seni taşımanın ağırlığını ..
Hissediyorum en kuytu tepede
Gökyüzüm..
Özlemin tutunur kirpiklerime
Gözlerimde senin yükün …
Farkına var
Gökyüzünün son gösterisi bu
Sen ölümlü varlık
Farkına var
Karanlık geliyor !
Ön yargıdan kuleler sarmış etrafımı
Hapsolmuşum
Unutmuşum güneş nasıl parlar ?
Nasıl ısıtır ?
Karanlığa boğulmuşum
Uzun zaman önce..
Gökyüzüm
Duvara astığım tablom
Güzel parıltım…
Ne mutluluk verici seni izlemek
Sarhoş ediyor rengin
Varlığın denizler kadar engin
Zincire vurur insan kendini
Mahkum eder kasvetli tutkularını
Sonra bir gökkuşağı çıkar
Bozulur yeminlerin
Zincirlerin kırılır
Hatırlarsın her şeyi
Tanrım !
Dindir bu ızdırabımı
Kâinatın en güzel yerlerinden..
Rüzgarlar getir
Işıltılar getir
Sönsün bu huzursuzluğum
Bitti bu huzursuzluğum
Gökyüzü yaptı son gösterisini.
Güneşi seyrediyorum
O da gidiyor..
Her şey gibi.
Zaman gibi..
Huzurlu musun Tanrım
Canından ruh üflediğin bedenler ölümü düşlerken
Huzurlu hissediyor musun ?
Kainatta mükemmel bir düzen var.
Denilen bu…
Sence de yanılmıyor musun ?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!