Ansızın yanıyor gözlerim,
Buhrana düşüveriyor yokluğunla kıvranan ellerim.
Sızısı içimde saklı kalan aşkımıza,
Şiir yazdırıyor yüreğimdeki yalnız kafiyelerim.
Tutuluveriyor ay ışığına bakışlarım,
Sakıncası yok,
Sen de bu kalpten içeri girebilirsin.
Bir eski han gibi benim yüreğim,
Gir,konakla,sonra gidersin..!
Sakıncası yok,
Üç günde
döndü çöllerim denizlere.
Üç günde
rüya oldu çıngıraklı kabuslarım...
Uzun zamandır
Bilmem nerelerdesin..?
Bilemem ki ben,senin ışık gözlerin kime bakar,
Ah şimdi o kadife ellerin hangi elleri tutar?
Yakılmış bir fotoğraf olarak kaldım sanırım
Bir sevgilim vardı benim,
Gözleri orman,saçları rüzgâr.
Doyasıya sevip güveniyorken,
Şimdi yanımda değil sahtekâr..!
Şimdi,
Avcum dolusu bir toprağa bakıyorum,
Kulaklarıma düşüyor bombalar.
Nidalar deliyor sessizliğimi,
Sesleniyor toprağın altında yatanlar..!
Ey kanını toprağa su edenler!
Bir gün gelecek ey sevgili,
Hüzün yağmurlarının altından ıslanmadan geçeceğiz.
Bir gün gelecek,
Sarhoş oluncaya kadar aşk meylerinden içeceğiz.
En acı anlarımızın faturasını,
Işıkları sarılmış denize güneşin,
Islığı çınlamış ormanlara rüzgarın.
Resmini çizmiş göllere dolunay,
Sırf sen güldün diye...
Kıpkırmızı güller açmış bahçelerde,
Hayata canımın yanmış tarafından bakıyorum hep;
İki gözüm körmüş gibisine kapkaranlık her yer.
Can acımın yankısını duyuyorum her yerde;
Hayatı feryat dolu kulağımla dinliyorum hep.
Kilometrelerce koşmuşçasına soluk alıyorum hep;
Dün var olanın,bugün yokluğu
Büyük bir yara açmış içerimde.
Şimdi olsa yanımda uçardım ama
Kanatlarım takılı kalmış tellerde...
Kaybettim..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!