Tutunmuş sallanıyorum bulutlarda,
Yalnızlığın mecburiyet caddesine
Damla damla yağıyorum.
Bu arada türkü çığırıyorum;
Bulutlardan düşen yalnız adamın türküsünü...
Buraların toprağına gurbet yağar,
Toprağında filizlenir efkar.
Ey gözüne kurban olduğum yar,
Al da beni buralardan kurtar.
(Öğretmen olarak atandığım mezradaki ilk gecemin anısına...25/09/02)
SUSUZ ŞİMDİ YÜREĞİM,SORGULUYORUM BENLİKLERİMİ BİR BİR..
yA SEN BENİM DEĞİLSİN ATEŞİNSİN,YADA BEN SU DEĞİLİM BU SUSUZLUKTA..
SENİ SEVİYORUM..
Yakılası bir türkü oldu gözlerim,
Çektiğinde gölgen kendini gölgemden...
Ve vuslatın yollarına diktiğim çiçekler,
Soldu geçmedin sen diye dönemecimden...
Gölgesi düşmüş denize karanlığın,
Feryadı çınlamış gecelere umutlarımın,
Resmini çizmiş ayrılığa kader,
Sırf senle evlenemedim diye...
Tüm güller solmuş bahçelerde,
Yazılı kaderimse eğer
Senden böyle ayrı kalmak,
çekilecek çilemse eğer
Sensiz ve yalnız yaşamak,
Ve isyan etmek günahsa
Ve küfretmek yakışmıyorsa,
Kuru dudaklarımla mırıldandığım türkü,
Cellat akşamların idam sehbalarında...
Terk edeli hayalleri,bir yıl oldu,
Türkümüz duruyor mu acaba dudaklarında..?
Ayrılığın yıldönümüne
Şimdi akşam...
Yakılası hasretin içimde
Bir damla görüş için
Bulutlarda geziyorum akşamları...
Yazıkki biten sevda
Sebepsiz yere ağlamam ben!
Hiç yoktan harab ettiğim görülmemiştir kendimi.
Hayata güzel bakmasını bilirim ben,
Tek hedefim gerçekleştirmektir hayallerimi.
Ne güzel gülüyorsun diyorlardı bana.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!