Yüreğimin sesini dinleyemem.
Bunu kimselere söyleyemem.
Seni, senden isteyemem.
Ne sen, sana aitsin,
Ne de, kendime ait ben.
........................................................Akarken hayatlar kendi halinde
..................................................Ne çok dersler veriyor kendi dilinde
...................................................Kimi yüzüp geçiyor göl'ü, denizleri
...........................................................Kimi boğuluyor kendi selinde
Uzun ince bir yolun tam ortasındayım ben
Hiç yokluktan gelirim, hiç yokluğa giderim
İçi kan ağlarken bile, her daim güldüren
Doktor bey bahsettiğiniz, o palyaço benim
Zemheri ayında bir gece doğurulmuşum
Malatya'dan çıktım yola,
Kömürhan'da verdim mola
Biten her günün akşamında,
Seni bekledim ay ışığında
Gözlerim kaldı yollarında
ne kadar çok kokuşmuşluk var
yanımızda, yöremizde..
ahhh körlüğümüze yanarım...
kendimiz olamayışımız
bundan olmalı..
Elmada ekşim, dondurmamda çilek,
Tatlıda aşurem, vazgeçmem senden,
Dilemem, Tanrı’dan bir başka dilek,
Yudum yudum seni, içebilsem ben.
Tatlı cadımsın sen, süpürgen nerde?
Suyun Üç Hali´ ne
Sana,
....................................................
Köhne bir yaşamın ağırlığında,
Ezilirken benliğim,
Yumuk yumuk gözlerinle
Gülden nazik sözlerinle
Bana akan özlerinle
Kışlarınla, güzlerinle
Sevdim seni mavi gülüm
iklimler değişiyor,
ruhumda,
hiç durmadan.
yanıyorken üşüyorum,
coşuyorken ağlıyorum birden.
Anıtı dikilmiş inci kefallerinin olduğu yerde
Doğu’nun gizemli şehrinin tam merkezinde
Bir kamu binasının yüksek balkonundan uzaklara
Mola anlarında bakardım üstündeki bulutlara
Sıgara dumanını içime yudum yudum çekerek
Yarımay gibi yükselen bir dağdın sen ey Erek
bir insan hic aski kaybetmez mi? sanki her siirinizde yeniden asik olmuss gibisiz,ve siirleri okudugumda gokkusagini gorur gibiyim her turlu duygunun tadi varr
bir insan hic aski kaybetmez mi? sanki her siirinizde yeniden asik olmuss gibisiz,ve siirleri okudugumda gokkusagini gorur gibiyim her turlu duygunun tadi varr