Sana anlatacağım çok şey var bitanem,
Sabahın ilk ışığı gibi mesela..
Hani kabus dolu birgecenin ilk uyanışı,
yada dokunmaları titrek yürek çarpmalarının
parmak uçlarına..
Hissedebildiğin en güzel gecenin anlamı,
yada anlamsızlığı varolduğunu bilmenin..
Mesela birgün sana gelmişim,
Soğuk bir kış günü deki..
Deki soban gürül gürül yanıyor, içimdeki buzula inat
Hatta kestane kavuruyor üzerinde marifetli ellerin.
Mesela..
Mesela ben kapıda durmuşum,
Üstümde kar taneleri,
omuzlarımda yılların yükü..
Senin gözlerinde şaşkınlık,
Anlatıyor bana beni özlediğin geceleri...
'hadi bebeğim beni içeri al,
bak üşüyor sensizliğin şiirleri'
Dur...
Kızma hemen,
Mesela dedim,
Kaçırma gözlerini lütfen,
Öyle kırgın bakma bana,
İçindeki acımasızlığı göm karlara,
Bahara dek kalsınlar, hatta yaza...
Mesela,
Bir vapurun çığlığındayım,
Zamana adanmış yaşamım sesleniyor
boşluğa..
Boşluğa ve sana..
Ha sen, ha boşluk..
Çığlık çığlığığa değilmisiniz ikinizde..
Mesela,
Boşluğa açılan kapıdayım,
Seni çağırıyor içimdeki firtınalar,
'hadi bebeğim uzat ellerini gel'
Nerdeysek ve nasılsak unut,
Birinci mevkisinden bak bu yolculuk,
Gel doldur içimdeki bu yalnızlığı,
Lütfen çevirme başını..
.....
Başlatma inadından..
Mesela dedik....
Kayıt Tarihi : 12.11.2001 14:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!