Böyle bir vefasızın adını hâlâ,
Anma çilekeş gönlüm, anma ne olur!
İnanmadığın halde sen bu masala,
Kanma çilekeş gönlüm, kanma ne olur!
Var mı artık yarının hiçbir güveni?
Yüzüstü bırakır mı seven seveni?
Sevda mı sanmıştın sen bu serüveni?
Sanma çilekeş gönlüm, sanma ne olur!
Bırak artık gideyim kendi yoluma,
Esaret halkasını takma koluma..
Yaralı bir kuş gibi her gün dalıma,
Konma çilekeş gönlüm, konma ne olur!
Az mı geldi yediğin sevda sillesi?
Bu ayazda titrerken Sinop kalesi,
Bu yangın içindeki korun hilesi,
Donma çilekeş gönlüm, donma ne olur!
Bu zor kış gecesinin üç çeyreğinde,
Bu kadar acılarla şu yüreğinde,
Bir başına şu Sinop mendireğinde,
Yanma çilekeş gönlüm, yanma ne olur!
05.12.1983 / Saat: 03.15
Mehmet YaşKayıt Tarihi : 13.9.2014 10:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!