Bir kızı olmalı insanın
Hatta bir kaç kızı
Yaşamın tadını almak için..
Sevgimizde limitsiz nefretimiz de
Ne doğru düzgün sevmesini biliyoruz
Nede adam gibi ayrılmasını
Küçükken dövülerek sevildiğimizden
Büyüyünce sevgimizi öldürerek gösteriyoruz..
Seni ilk gördüğümde
bir şiir yazmak istedim
Ne yazayım nasıl başlarım
diye düşünürken.
Sonra dedimki kendime
Onu yaratan
Bir ah bir vah, işte!
hayat bundan ibaret
iki kelime bir işlem
ucunda bir umut
içimizde ikilem
gem vurduk duygularımıza.
Hesap ettim on yıl sevmişiz birbirimizi
beş yıl önce çekip gittin.
Bu gün gelsen kavuşsak tekrar
On yıl daha yaşasak birlikte
Yine bir beş yıl borcun var bana...
Ben yazları hiç sevemedim babam çünkü sen her karlar eridiğinde gider Palandöken karla kaplandığında dönerdin. Ben yazıları hiç sevmedim babam yazın döşeğin taş yorganın keçe ydi senin,dağarcığın da güneş kokan ekmeğin katığın acı küflü peynir idi babam. Akşamlar hep sensiz di hep sessiz idi, seni bir dakika fazla görmek için Muharrem le seni karşılamak için köyün önüne gider beklerdik önce beni öperdin sonra muharremi kucaklar oda sana sarılır bana bakardı kıskanırdım onu evet o daha küçüktü ama bende sarılmak koklamak kokunu içime çekmek istiyordum. Sonra Birsel oldu hele onu severken türkü söylemen hiç kulaklarımdan gitmiyor. Biliyor musun babam ben onları şu an bile ezbere biliyorum. Ben yazları hiç sevemedim babam sen hep dağlarda bizim gözlerimiz hep yollarda idi sen bize helal lokma yedirmek için yağmurda çamurda Kıraç da dolaşır kışın sofrada yerken gururla bizi seyreder başımızı okşardın. Ben yazları hiç sevemedim babam aylarca dağlarda ağıllar da yatardın biz geleceksin diye bekler uyumamak için birbirimize hikayeler anlatır sonra mahzun mahzun uyurduk babam. Oysa kışın sen vardın her sabah avluda otururken biz sana koşardık anam tandır yakar dı sık sık dumanı gözlerini şişirir sen hep kızardın gel otur bi dakika en çok ta annemin sofraya geç oturmasına kızardın. Hani babam biz harmanda top oynarken sen dama çıkıp bize ıslık çalar dın ya Muharrem çok kızardı ağlardı ama yine koşa koşa eve gelirdik çünkü sen evdesin evde baba var ve asla sofra da bir kişi eksik kalamaz dı. Bir mendilin vardı babam öyle katlı ütülü değildi tor top edip cebine sokardın akşam şehirden dönerken içi dolu kör düğüm atılmış elinde sigaran o güzel gülüşünle bize doğru gelirdin biz köşede seni bekliyor olurduk ve asla elin boş gelmezdin. Sigara korkar dın kirli sakalın öperken yanağıma batsa da göğsüne gömülür dük öperdin öperdin gözümüzün içine bakıp yine öperdin. Biz seni hiç unutmadık babam Ana mı emanet ettin hıyanet etmedik hiç kavga etmedik babam söz veriyorum etmeyeceğiz de Halis çok rahat babam bizler senin zamanında ettiğin dualar hürmetine asla namerde muhtaç olmadık babam.Torunların Oldu hatta biri evlendi çokta mutlular..Yeşim var ya babam oda nişanlanacak yakında senin gördüğün tek torunun oydu, ona doyamadın tıpkı bizim sana doymadığımız gibi. Bizi unutma babam çünkü biz seni hiç unutmadık mekanın cennet ruhun şad olsun babam. Bugün senin gittiğin gün bizim hüzün günümüz..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!