Kapılarımı alın götürün
Sevmek istiyorum
Deniz aşırı mutluluğa kanatları açılmamış
El işinden bir kalbi yaşıyorum
Griye bulanmış bir maviliğe adım adım
Bir an nefesimizi tutsak
Ölüme karşı koyar gibi
Hayata açtığımız yapraklara
Ve renklere içindeki
Dokunarak belli belirsiz
Bir çiçek doğduğu zaman mezarında
Yansımalar dilsiz bu sabah
Her yaşa bir can alıyor aynalar
Parmaklarının arasına yerleşmiş
Hayat tutanakları
Ne zor şahit olmak fırtınaya
Rüzgar da sensin üstelik
Tüm gözlere dokunmak istiyorum
En güzeli gitmelerin
Gemiyi terk etmesi bir kaptanın
Hiç kendine ait olmadığını sezdiğinde
Alelacele,
Rüzgarları dolmuşken göğsüne
Geceye bir kalem bırak
Gözlerini ört ince belli bir bulut sevdasıyla
Kulaklarını martı çığlığı bastırsın güneşe doğru
Ve bekle dudağından dökülecek damlaları
Ve gör,
Asla bitmez bir gecenin anlatacakları
Sevmeye yeteneksiz iki insanın kaleminden yazıyorum.
Üstüne kat kat boya döktüğüm mutsuzluğumun gözünden
Çize karalaya yaşamıyor muyuz hayatı
Ne siyah, ne beyaz, gri olmak gerekiyor bazen.
Hiç gökkuşağı olmadığını düşün
Gözlerin üstüme dağılmış
Arafta bekliyoruz
Sen, ben, ikimiz
Ellerin geliyor uzaktan
Sıla özlemi bizdeki
Dalga dalga vuruyor üzerimize
Bahçelere bitişik gülüşlerimizden
Berk bir kar selamı eser,
Eser de durulur kirpiklerimde.
Elinin yollarında yürümek ölümsüzlüğüme
Ağaçların selamlaşmasını beklemeden
Hayalinden bir perde ile gözlerimde.
Bir hikaye de biz yakalım
Söndüremeden şu anı
Yağmurun ıslatmadığı günlerin birinde
Susalım, iki nota arasında
Lodos biraz kızgındır,
Bonkör bir pencerenin kıyısına vurduğum geceden.
Aydınlığa aşağıdan bakanlardanım
Ses ile Sessizlik’in duyulmayan bağrışmalarına cevap veriyorum
Tam anlamıyla eli kulağında
Bitmeyen gülüşlerin hoyrat akışına bırakıldım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!