İnkılâp ettim attığım her adımda, zannımca
Dostluğun yüzünü gözümle görmek için
Muzır oldum çocuk gibi, dostluk yolunda
Dostluğun tadını, dost eliyle tatmak için
Gecemi verdim gündüzüme, mahzunca
Rotan çizildi doğumundan önce
Bir hayal girdabının ferahlık noktasındasın
Denizler köpürmüyor kıyamet gibi tepende
Sen sevda ikliminin en doruğundasın
Üstüne eğiliverir rahmet rüzgârı
Önce kâğıtta sevdim kavgayı
Hâkimin elindeki kalemden
Kâtibin parmak uçlarındaki
Kara kader mürekkebinden
Ben masumum hâkim bey
Sadece yaşadıklarım kaldı demek ne kadar zor
Ya bir adım yakın iken yaşayamadıklarım
Günler, aylar ve yıllar düğümlendi hatırımda
Yarınları saymakla epey uğraştım,
Bunca arkadaş eş dost hepsi rüya mıydı ?
İlk aşk
Bende bir kördüğüm
Yüreğimin tam orta yerinde
İsmi dilime bağlı, ne desem
Dudağımda mırıldanan şarkı
Kırgın bir temmuz sabahı gibi
Her şey inadına güzel, yaşamak
Ölüme inat
Sevgi yürekten olunca güzel, aşk
Nefrete inat
Vefa dostta olunca güzel, dostluk
Unutana inat
Garip rüya misali bu yolculuk
Gördük, yaşadık ve unuttuk
Yarınları, anıları, kendimizi
Öyle dalgın, öyle boş ve öylesine çaresiz
Gördük, perde arkası görünmüyor
Bazen sevildiğini hissetmektir mutluluk
Bazen birine onu sevdiğini söylemek
Bir çocukta gülen yüzdür bazen mutluluk
Bazen gülen yüzün arkasındaki sırı bilmek
Bazen elde edemediğimizdir mutluluk
Bazen engele takılıp umudu kaybetmemek
Bir ses gelir taaa uzak diyarlardan
Yüreğimi burkar burka
Soğuk bir buz parçası gibi göğsümde
Bağrım delik deşik
Suları çekilir oldu sevdamın
Abı hayat kuyularımdan
Hiç güvenmedim tarih yapraklarına
Ne Leyla Leyla’ydı, ne mecnun mecnun
Sürüklendim tarih boyu bu tür hikâyelerde
Önce düşlerimi çaldılar şeytani hilelerle
Hayatımı kuşkulandırdılar, karartılar
Yalan ve dolanlarla.
sizlerle duyguları paylaşmak çok güzel, teşekkür ederim saygılarımla
eşref trak