ÖYLE GEL
Ey aşık bu aşka girmek istersen
Yunus ol deryayı yüzde öyle gel
Divane dönmeden çölü gezersen
Mecnun ol leylayı gözde öyle gel
ŞAH”DEĞİL”Mİ
Hele bakın ! Şu vadiye vadiye
Kara dumanlar çökmüş acep niye
Lahnet olsun yezit bin muaviye
Al kanlar içinde’ki (Şah) değil’mi
SANA YÜZÜMÜ
Ey Älemlerin sultanı sultanım
Bağlamışım yoluna can özümü
Gayri yok başka Din ile İmanım
Sena çevirmişim sana yüzümü
SANDIM
Seyrana daldım yücesi makbere. Mürüvvet kandili çerağı yandım
Baş koydum yol sırrı Şah-ı ekbere
Küre-i Älem cennet bağı sandım
İndim Hak meydanına İhlah oldum
SENDEĞİLMİSİN
Hasretin yüreğimde yara güzel
Şu sinemdeki dert sen değilmisin
Gel bu derdime bir hal çara güzel
Bu gönüldeki fert sen değilmisin
De git yalan dünya senden usandım
Al yeşil boyandın rengine kandım
Üç beş günün vardı ölümsüz sandım
Düştüm ateşine yandıkça yandım
Her gün aynı yöne döner durursun
SENSİN
Gök bakışlım ay yüzlüm
Kıblem yok yönüm sensin
Göz akışlım çay gözlüm
Gecem yok günüm sensin
SÖYLEMEYİN YARE
Nasıl arz edeyim dosta ahvalım
Sormayın beni perişandır halım
Böylemi yazılmış hayat mı zalim
Sormayın beni perişandır halım
Tamburam
Gürgen dalındandır tamburam sapı
Gövdesi duttandır curadır çapı
Kırklar makamında açar dört kapı
Allah- Muhammed -Ali -deyu deyu
TANRIM
Sen göklerdesin ben yerde
Sana derler yüce Tanrım
Koymuşsun araya. perde
Yoksun gündüz gece Tanrım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!