Ruhumuza mekân değildir kabir,
Unutma ki orda cesettir yatan!
Taşlara bakmıyor Defter’i Kebir,
Sağ olsa bunlara gülerdi Atan!
Ruh değil orada cesettir yatan!
Ekmeğe katık ettin dert ile çileleri,
Yıllarca göğüs gerdin hep bozdun hileleri…
Bütün ömrü vakfettin vatanına yurduna,
Mirasını bıraktın yurda âşık Kurduna…
Dönüşler sanadır, şükürler sana,
Beni sen yarattın meftunum Allah!
Sonsuz nimetleri verdin insana,
Beni sen yarattın meftunum Allah!
Noksansız donattın Elhamdülillah!
İhlâslı kalp ile candan, yürekten,
Dostluğa bal diye banan merhaba!
Mevla’ya yakaran, her bir dilekten,
İlahi sevdayla kanan merhaba!
Gönül köprüsüyle aşkın ağından,
Değerli dostumdan davet almışım,
Mevla’m lütfederse, neden olmasın?
İnşallah diyerek haber salmışım,
Mevla’m lütfederse, neden olmasın?
Dostlara yabancı görünmek olmaz,
Tetikçi maşadır, isyankâr hain
Haminin, hainden ne farkı var ki?
Birisi şeytandır, diğeri lâin,
Haminin, hainden ne farkı var ki?
Geçmişi karanlık, gelecek günden,
Niçin yaşıyoruz, biz neden varız,
Cevabı sevgide bulmamız gerek.
Bir kalp taşıyoruz, madem insanız,
Sevgiyi yürekte duymamız gerek.
Soyu, boyu, ırkı ayrı tutmadan,
Yunus gibi kendin bilmek,
Doğru söyler Nihal Bacım…
Vatanımı ilmek, ilmek,
Kilim dokur Nihal Bacım…
Düşünmez hiç dünya meşki,
İyi bile ustam, sen o hızarı,
Kesecek, biçecek odun çoğaldı!
Usta kalemleri, entel yazarı,
Başlığı, parayla atan çoğaldı!
Yetinmez bir şeyle çabucak bıkar,
Kaynar kanımız kaynar,
Durmaz Karadeniz’de!
Düşmana, haine yar
Olmaz Karadeniz’de!
Hava alırsın hava,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!