Üzülme çocuk !
Kara toprak seni alır göğsünde saklar
Seni bu dağlar,taşlar
Netameli insanlardan alır
Bağrına yaslar
Düşürme yüzünü çocuk !
Çok zaman oldu beline sarılamayalı
Ellerinin uzattığı kasisli yollardan
Sana çıkamayalı
Çok zaman oldu bir tebessümü
Tüm maiyetinde zehredemeyeli
Alnımın çatısına
Nasıl da saçlarını toplamış
İki yakayı bir parçaya kavuşturmuş
Şarkılar söylerdik süzülen söğüt ağacının gölgesinde
Her köşede izlerimiz gözlerimiz düşerdi göğe
Kim boğar elleriyle geçmesini istemediğimiz
Gök mavisi yeşil dallı sulak saatlerimizi
Ne kaldı geride sessizliğimiz kadar şimdi acı bir ihtiras
Dalgalar kıyılarıma vursa
Körpe mi körpe bir çocuğun
Yüzündeki tebessümü almalıyım
Şu ağaçtan taze bir bahar koparmalıyım
Çoktan kararan rıhtımda
Akşamdan kalma
Sergüzeşt esrarlı bir hoyrattan
Dostumsun sen !
Gülünce ;
Suskun bir havayı kahkahaya boğan
Elem gecelerin karanlığını
Bir tebessümle ak’a çalan
Ustam…
Anılar mıdır bıçak gibi keskin
Yoksa bir bulut mu bu kadar gezgin
Bir çığlık kadar acıdır
Şimdi sesimde yorgun bir yağmur
Ve akar
Öyle durup durup
Bir ardına
Bir de sağına
Seni kuşatan
Bu serseri bulutlara
Esir olma.
Ben hep en yorgun anlarımda düşünürüm seni
Sonrası…
Sonrası cinayet
Şöyle sersem bulutlar insin tepeme
Bak o zaman bahar nasıl geliveriyor düşlerime
Seni mi unutamam sanırsın
Sessizlik bende bir çığlık gibidir
Ne yana haykırsam
Orada kırılır dişlerim




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!