Kul, kul a nasıl der kara
Zeytinde kara değilmli
Dil vurur gönül’e yara
O dilde kara değilmli
Mevla der beni kırmayın
Yürüdüm yürüdüm yürüdüm amma
Kaç yazım kış oldu gel de bana sor
Kimler için çok çok süründüm amma
Gönlüm kaç tüş oldu gel de bana sor.
Öyle bir hayat ki hep ben zarar da
boyu devrilesi huysuz sevdiğim
yolları gözleyen kul ettin beni
acıma huneri boysuz sevdiğim
yaktın ateşine kül ettin beni
bazan güneş olun bazan fırtına
Bu gece haftamı ay mıdır bilmem
Ümidim tükendi halim tarumar
Kalbim kırık dökük fay mıdır bilmem
Ne umdum ne çıktı falı tarumar.
Üstüme yağıyor sankime karlar
Sen sen ol aldanma yüksek dağlara
Karı eksik olmaz asla başından
Ekilen biçilen çok çok bağlara
Mahsulu verimsiz olur taşından.
Kibir tufan verir tufan üstüne
Birazcık gül dedim çok mu istedim
Yalancıktan hatrım sor arkadaşım
Varından ver dedim çok mu istedim
İki gözü de kör zor arkadaşım.
Ağlama menekşem, ağlama lalem
Bahara bir kaç ay bir kaç gün kaldı.
Kucaklar dolusu selamlar salem
Kavuşmaya saydım haftalar kaldı.
Boynunu büküp de hüzne dalma sen
Ne karışık adres verildi bana
Ararım bulamam hala ben beni
Dümen olmayınca altın pervane
Taşlara vurur da batırır beni.
Aradım dağlardan sordum ovaya
Ah yine gamlıyım yine kederli
Arefeye girmek zor benim için
Bedenim gurbette örf adet yerli
Sor sılada dostu sar benim için.
Gözüm perdelendi yol gözlemekten
ben gönül kırmaya gelmedimki dost
ustam dedi git yap bana öyle gel
şu fanide ben neyleyim makam post
ustam dedi beni bul kap öyle gel
kalbin her vuruşu anlatır sanki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!