Doksan dokuz yılı Haziran ayı,
Terme kazasında dünyaya geldim.
Kütüğümde yazar Bağsaray köyü,
"Mehmet Öz" adını dedemden aldım.
"Aligil" namıyla tanırlar bizi,
Ey Müslüman hele söyle!
Hakk'a layık kul muyuz biz?
Bu halimiz nedir böyle,
Hakk'a layık kul muyuz biz?
Dilimizden düşmez yalan,
Ant içtik ufukta ağarmadan tan
Töreyle yaşamak sözümüzde var.
Bastığımız yeri kılarız vatan
Bağımsızlık bizim özümüzde var.
Tanrı'nın kutuyla kutlanır budun
Alemlere oldun rahmet,
Ey Efendim, Peygamberim!
Hasret kaldı sana ümmet,
Ey Efendim, Peygamberim!
Canımıza canan oldun,
Altayların yiğit eri
Kutlu Başbuğ Osman Batur
Ülküsünden dönmez geri
Kutlu Başbuğ Osman Batur
Esarete başkaldırdı
Hicrânla artarmış aşkın değeri
Aldanmış yalana dîvâne gönül
Ümitleri sarmış ateş çemberi
Etrafında döner pervâne gönül
İşveli işveli bakıyor gözler
Buluşturmuş bizi kader ağları,
Kalpleri yeşertir sevgi bağları,
Dostu olanların olmazmış derdi,
Dost bildik her daim Remzi Çağlar'ı.
Dosta sâdık bir gönül gülşen imiş
Gönlü gülşen eyleyen yâren imiş
(Fâ'ilâtün/Fâ'ilâtün/Fâ'ilün)
Sığındım kalbinin bir kenarına,
Beni toprağında besleyen Samsun!
Aç kucağını, bas beni bağrına,
Hatıralarımı süsleyen Samsun!
Erzurum'un kışı haşin, sert olur,
Etrafı karlarla kaplı yurt olur,
Burada çok güzel dostlar edindim,
Sevdiğim dostlarım Emin, Mert olur.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!