Ekildikçe azalan, azaltan ve yıpratan bir ağaç gibiyim. Meyva vermem, versem de hammına koyayım.*
Şehvet rüzgarının, dehşet veren şiddeti yalpalar beni silkeler kökümden.
Ya ben deliyim ya da sen yitik.
Bir oda dolusu tencere utancı var yüzlerimde; kırmızı kart görmüş topçunun öfkesi ve geceleri bilhasa şair paranoyası.
Içimde birdenbire bir çığlık kopuyor;
Keskin, soğuk bu kesinlikle bir ihtar.
Bunu duyuyorum... Sağır edici!
Asabiyetle beyaz caddelere atılıyorum...
Beyaz ötesi karanlıklara!
Fena bi halde donan ellerim ve güçsüz bacaklarımın iktidarı nispetinde ölüme bir adım daha atıyorum...
Gece, tüfekleri çapraz tutan birlik, pencere camımda. Ben yalnız şafağa aşığım bir de sana koşulsuz.
II
Mezarlardan doğan ölümden korkmaz. Köpürür gibi biraların ve atların doğurduğu yalnızlığım.
Sık tüm ertelenmişliğinin parfümünü bu gece.
İstiyorum ki, bu gece kokun yağsın üstüme.
Yağmalasınlar beni; tırnak uçlarımdan başlayarak..
Çünkü, kokun en şık kıyafetimdi.
Tabii, sonra ellerin... Ellerin Tanrı'nın var olduğunun kanıtıydı; her dokunuşun secdeye getirirdi saçlarımı.
Korku hayatın en seçkin manivelasıdır.
Ve menfaati doğrultusunda benliğinden ödün verenler de orospudan farksızdır.
Tehdit algısı içeren her durum korkuya neden olur.
Bazılarının kalbi bile korkuyla atar!
Aşk yaşamsal bir mekanizmadır ve güven bir mekanizma varoluşudur.
... ölçümünü bilmediğim, önlemini alamadığım pişmanlıktayım.
yaşamak adıyla; hicvin boynunda kırılıyorum.
bir zirvenin cazibesinde,
son gün batımına karışarak,
yeryüzü cehenneminden kül tablası mezarlıklarına geçişlerimle;
Aslına bakılırsa, aşk asılsız veya alengirli bir mesele.
Belki de bir savaşın kısaltılmış hali.
Çağ dışı; fakat sıkı sıkıya popüler.. Tutkunun ve yanılgıların nutku.
Bir nevi talihin cezalandırması kişiyi.
İnsan doğanın kanseridir. CİORAN
Endişe, dolu bir silahın namlusu gibi şakağımızda ve herkes eşit derecede aciz..
bir yaşamanın kıyısından geçiyoruz.
Öyle ki, sen günahsın.
Endişe verici halimsin.
Tüm karanlıklarımın zebunusun,
senden uzaklaşacağım.
Öyle ki, sen özlemsin.
Kavuşamamaların tercümesiyiz sevdiceğim, evrilerek bir var olmanın can alıcı sancısına karışıyoruz seninle.
sahte gülümsemeler pazarlayan fotoğrafçılar gibi yaşıyoruz geriye kalan silik hayatlarımızı.
*II*



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!