Sımsıcak bir dosttur, can memleket, yar Adana,
Vermiş binbir bereket, hamdolsun Yaradana,
Yaş kırk oldu, dert anlatılmaz büyük,
Gönül eski, göz yaşlı, heves taze,
Neyle, kiminle taşınacak bu yük,
Tartmaz teraziler, şaştı endaze,
Her şey aklaştı, saç, sakal, kıllar,
Necip Fazıl şiirin tahtsız, taçsız sultanı,
Mana, ahenk, kafiye, işte üstat o tanı,
Dil söyle, kalem yaz, unutturma ustanı,
Sıra sende tamamla, yarım kalan destanı,
Şiirler yazdım ya, güya taklidi üstat,
Bundan böyle fermanımdır, dört bir yana duyurulsun,
Bizden olan o canlara panayırlar kurulsun,
İnsaf ile bakın da gönül çalkantınız durulsun,
Bırakın parayı, şöhreti, hasedi gönül tahtınıza;
Binlerce defa hak eden, çocuklarınız kurulsun,
Bu akşam ağlamak istiyorum,
En hüzünlü şarkıları çal benim için,
Yüreğim seni anıp kanasın varsın,
Hıçkırıklar boğazıma dizilsin yine,
Gözyaşlarımın yanaklarda geçit resmi var,
Bir ömür çekilen yalnızlığın acısı,
Şeker dudakların öpmesiyle geçer mi?
İki uyku arası gördüğüm hayal,
Gerçekler içinden bir yar seçer mi?
Her seni çok seviyorum dedikçe,
Mazim mücrim, ayağa takılı pranga,
Gelecek, boynuma takılı tasma,
Kah seke seke, kah yuvarlana,
Geleceğimin peşinden sürüklenirim,
Ah mazi, suçlu, ayak bağım,
Hep güdük kalmayalım, uzayalım, uzayın,
Yetişip fethedelim, sırrı neymiş uzayın,
29.12.1989
Dağda karanlık mağaralar, dehlizler, inler,
Sinmiş karanlıklara ondan kara hainler,
Bu millete ihanet eden ama mutlaka,
Hem dünyada, hem ahirette inler ha inler,
17.11.1989
Göz yaşlarım çoktan tükendi,
Artık kan da ağlamıyor gözlerim,
Yol bulurlar şimdi,
Kızıl alevler yanaklarımda,
Ah, yanıyorum bitmeyen ateşlerle,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!