Kelebek kanadına düşer yağmurlar
Siyah ve anlamsız duygular
Pırıl pırıl parlar umutlar
Etrafta bahar havası, mis kokular
Çam kozalağı kokusu anılar
Yıkık duvarların resmini çizdim dün
İçlerinde sende vardın hüzün
Beni yıkan hüzün değil
Cani toplum,toplum canisi hayat
Elimizden kayıp gidiyor
Soğukta kalmış umutlarımız
Sokaklar çıkmaz oluyor
İçimizde sessiz çığlıklarımız
Gökyüzü ağlasın halimize
Ne baharlar geçti ne kışlar
Ne nizamlarda figanlar
İhtiras ihanette kalanlar
Ahu edalı bir göze kananlar
Her cilveliyi kendine hak sananlar
Ey kader deminde demlenen tohum,
Yazın kurudu,kışın çürüdü,bak yorgunum
Fikri fukaranın gözünde solgunum,oysa duruldum
Kavrulmuş zihinler için zemheri soğuna tutuldum
Beni bekleme uçurumda,dargınsamda gül sundum sana
Fırtınanın sesinde damla damla,ağlamam ben anla
Hiç binmediğim vapur
Giderken gidiyorum dese
Güneşin batısında durur
Yaşamak son gurur
Et tırnaktan ayrılmaz
...
Kimin çocukları bunlar
Meydanın,zamanın çocukları
Fikri bedbaht hayalleri
Tarihin,kararın çocukları
Giderken gülmek istedim
Yüzümdeki tebessümü silmek
Yinede aktı göz yaşım
Vatan bu gitmek gerek
Işığı söndü dünyamın
Güneş,parlak gökyüzü
Pırııltılı yağmur,haylaz rüzğar
Sinirli orman,şırıldayan dereler
Ansızın sessizleştiler
Ortalıkta feryat figanlar
Nasırlı ayaklar,eller üzgün
Aheste gönüller,yiğitler özgün
Yorgun vatan,seslendiği gün
Meclis filizlendi buğün
Tahtın adaleti Mustafa Kemal
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!