Öğretmen girdi sessizce dükkâna,
Yaşlı adamla geldi göz göze,
Raflar yılların hüznüyle suskun,
Bir balon aradı renksiz duvarlarda.
Siyah-beyaz dünyada
küçük umut, tek kalan.
Her tuğlası bir kırgınlıkla yanan,
mavi bir balon duvarda...
“Pembe, kırmızı var mı?” diye sordu,
dağ başında umut arar gibi...
Bulamadı başka bir düş,
yalnızca o mavi…
“Al bunu,” dedi adam,
“Senin paran geçmez burada,
bizden olsun bu.”
Öğretmen aldı,
sevgiyi ceplerinde sakladı,
ceketinin kalbinde,
götürdü balonu minik kızının ellerine.
O minicik eller sardı mavisini sıkıca,
Sessizliğin uğultusunda,
mavi balon; en değerli oyuncağı,
göğün en nadide parçası oldu.
Öğretmen yolda,
terörün iğrenç eliyle,
yarım kalan umuda gömüldü.
gözler dolu, saatler durgun,
babasız bir kız kaldı geride.
Daldı küçük gözleri uzaklara,
bakışları ufkun içinde kayboldu,
kalabalık büyürken etrafında,
küçük avuçlarında balon sıkıştı,
sessizliğin içinde boğuldu.
Yabancı adımlar arasında,
babası gibi giyinenlerde aradı,
ama babası yoktu,
gözyaşı ağırlığını koydu üzerine.
Gülümsetmek için geldiler,
küçük kızın yanına;
“Seninle balon oynayalım,” dediler.
“Balon patlar,” dedi kız ürkekçe,
sıkıca sarıldı balonuna,
gözlerinde ölen dünya,
yıkılan umudun ağırlığıyla.
Amcası gülümsedi,
“Patlarsa yenisini alırım,
istediğin renklerden.”
Ama kızın yüreği başka yerdeydi:
“Balonda babamın nefesi var,”
masumiyetin içinde saklı,
dünyayı yıkacak acının izleri,
çok ağır, çok gerçek,
mavi balonun hikâyesi...
Münzevi Zeyrek
Kayıt Tarihi : 8.7.2025 17:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Maalesef Özlem ve güven nasilda yaktı içleri
Tebriklerimle, esenlikle
Dünya gerçekten de, acının izlerini bir nakış gibi işler yüreğimize.
Özlem ve güven; biri geçmişin, diğeri geleceğin yükü…
İkisi bir araya gelince insanın içi ya yanar ya da tamamen küle döner.
Gönülden teşekkür ederim bu derin ve zarif yorumunuz için.
Esenlikler hep sizinle olsun.
TÜM YORUMLAR (2)