Çağdaş Türk toplumunda kadına gerekli değeri yasalar nezdinde ve ülke yönetiminde ilk veren Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'tür. Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren Medeni Hukuk'ta, mirasta, seçme ve seçilme hakkı verilmesinde, eğitimde, sanatta kadınların da erkeklerle aynı haklara sahip olmasını sağlamıştır. Atatürk aynı zamanda gençlere de, çocuklara da çok önem vermiş, Cumhuriyet'i gençlere emanet etmiştir. Mekânı cennet olsun.
Türk Medenî Kanunu’nda 4 Ekim 1926 tarihinde yapılan değişiklikle kadınlara Aile Hukuku’nda, boşanmada ve mirasta haklar tanınmış, böylece Türk kadını İslam dini ile yarıya indirilen haklarına yeniden kavuşmuştur. Birçok İslam bilgini ise bu uygulamaları haklı bulmuş, mirasta yarım hisse yerine tam verilmesinin daha güzel bir uygulama olduğunu belirtmişlerdir.
Cumhuriyet’in ilânından hemen sonra 1930 yılından başlayarak kadınlara belediye seçimlerine katılma, köylerde muhtar ve ihtiyar azası olma hakları verilmiş, 5 Aralık 1934 tarihinde de Anayasa ve kanun değişikliği yapılarak Milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. 8 Şubat 1934 tarihinde yapılan ilk serbest seçimlerde 17 kadın milletvekili TBMM.’ne girmiştir. Kadınlara seçme ve seçilme hakkı Bulgaristan’da 1944, Japonya’da 1945, Fransa ve İtalya’da 1946, Arjantin ve Meksika’da 1947, İsrail ve Güney Kore’de 1948, Yunanistan ve Çin’de 1949, Hindistan’da 1950, İran’da 1963, İsviçre’de ise 1971 yılında verilmiştir. Bugün birkaç ülke dışında kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanımayan ülke kalmamıştır.
Osmanlı zamanında kadınların Devlet memuru olabilme hakkı ve yetkisi yoktu. Cumhuriyet’le birlikte bütün resmi kurumlarda, belediyelerde ve okullarda kadınların Devlet memuru olma hakkı verilmiştir. Yine çalışma hayatında kadınlara erkeklerle eşit haklar, yetkiler ve görevler verilmekle birlikte özellikle sivil kurum ve kuruluşlarda, özel işyerlerinde ücret eşitsizliği, sosyal haklar ve fazla mesai ücretleri konularında kadın-erkek ayrımı yapılmaktadır. Resmi kurumlarda ise terfi ve tayin işlemlerinde erkekler yine ön plana alınmakta, benzer liyakatteki kadın ve erkek arasında genellikle erkek aday tercih edilmektedir. Bu da idarecilerin ve üst düzey bürokratların kadına bakış açısıyla ilgilidir.
Demirlemişti eli kolu bağlıydı ağlıyordu
Dört bıçak çekip vurdular dört kişi
Yemyeşil bir ay gökte dağılıyordu
Deli cafer ismail tayfur ve şaşı