Belirli bir güne ait istatistikleri incelemek için gün seçebilirsiniz
ŞİİR ADI
HİT
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
2 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
3 
- 
1 
- 
1 
- 
2 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
2 
- 
1 
- 
1 
- 
6 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
7 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
2 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
2 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
2 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
2 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
2 
- 
1 
- 
1 
- 
2 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
- 
1 
Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır. Gelir  ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. İnsan bir başka ışığa teslim olur...  
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...
Devamını Oku
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...
https://www.facebook.com/profile.php? id=531610535 BÜLBÜLÜ AĞLATTIN GÜLÜ AĞLATTIN Ardında yoruldum narı Leyla’nın Kucağına düştüm har imiş meğer Çektiğim çilenin o Kerbela’nın Çölünde kavrulmak kâr imiş meğer Dünyanın malına yardan ıradım Sevdayı bırakıp neyi aradım Son menzilde dersin bu mu muradım Yol dediğin ateş kor imiş meğer Yolunu gülünü dalını sattın Bülbülü ağlattın güllü ağlattın Hani rahvan idi eşkindi atın Dörtnala giden bir kör imiş meğer Ne kaldı şurada de h ...




- 
  
 
Sadık Turan
 
 
- 
  
 
Sebahattin Kömürlü
 
 
- 
  
 
Cahit Telkök
 
 
Tüm YorumlarBeğeni ile okuduğum
güzel şiirdi. Tebriklerimi iletiyorum sayın şiir dostu.
kalemine sağlık Sn Nazik hoş bir şiir okudum yüreğinizde sevgi daim olsun ben PERİHAN PehLİVAN antoloji karmaşası devam edyor her yorum yazışımda başkasının adı çıkıyor bugünde sebahattin Kömürlü oldum işte.
Genis bir renk yelpazesi sunan güclü bir uslup
tebrikler