plastik geçitler
yamacına çıktığım derinlikler
her şey bitiyordu hayallerin kara bilgeliğinde
çoğalsın diye içimdekiler
bazı düşlerin keskin dişleri arasında kalıyordum bazı geceler
yetmiyordu intiharlar
I
kelebek mezarlarından hayat
koca bir bağ gibi göründü ona
asmaların gölgesinde tilkilerin
yılanların çocukların
bu köpekleri üç ayaklı bıraktılar
uzun uzun uzadı yollar, yorulduk
utandık iki ayaklı olmaktan
anlattılar bize tek fişekle, anladık
sonu K ile biten bir isim bulalım demiştim sana
şimdi neresinden gireyim ruhunun da
kafiye olsun ruhuma.Nar!
ne için Nar?
aşağıda rüzgarla kavgada bir otobüs
önünde ipsiz uçurtmalar gibi altılar
okyanusun tuzundan denize karışmışlar
kusulmuşlar şehirlere caddelerde doğrulmuşlar
gözleri tam açılmamış burunları olmamış
kafaları demirden ayakları kireç elleri bakır
oğul koca ve çıplak
babaya döndü bu karanlık kaygı büyüyor
gövdemden çıkıp bir çıplaklığa yerleştim
insan insan damlıyorum zamandan dışarı
bitersem hiçliğe asılı bir imge olacağım
Rimbaud Tövbesi Ve Söylenenler
bir daha binmem gemilere
bindirtmem yüreğime kirli hazzını
mavinin azgın tanrısının
olabilir dedi çocuk
olur dedi şeytan
gözlerini kısıp uzaklara bakman
sana her geçitten elma topla demiştim
çamuru kandır, hurmayı ve çölü ateşe ver
el yazmalarında dövüşenleri ruhundan aşağı it
korkundaki kaçağı takip et…
özüne git rüzgarın
git gör ne de heybetsizmiş
saçlarını dağıtan karmaşa
etini sıyırmakla başla
aşkı anlatmaya




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!