-kuşları vurdular...
kuşlar uçarak gittiler ölüme-
gökyüzü grileşti önce
sonra boğdu hüzün, güneşi girdabında
duydum...
ölümün vaveylası
nasıl da ürperdi içim
ve gördüm...
o sis bulutunu dürülerek inerken kanatlarına
ayaklarımın altında tepeleyip ölümü yükseldim yağmurlara...
ve sordum...
ölümü sordum kuşlara...
ateş alıp canevimden
tek kanatla düştüm uçurumlara
ölüm Gazze'den'ince
zulüm kılıçtan keskin ve adalet boyun eğmişken kuzgunlara
günbegün şavkımaları sönüyor kuşların
vurulan kim, bilmiyor hiç kimse?
kim, bu tabuta sığmayan bedenler?
kim'e ait toprağın sardığı gül bahçeleri?
yağmurdan bîhaber, harabelerden
yükseliyor kuş sesleri
ağıt yakıyorlar, özlemle
"hayır hayır" notaları değişmedi kuşların
unuttu insanlık kuş dilini
yokoluşu zonklarken şakaklarında
göğsümde,
kanat çırpışları susan kuşlar, söyleyin!
nereye gömelim bu ölümsüz
bedenleri...
toprak çekmedi ki suyunu
kurumadı hâlâ şu bataklık
çekiliyor okyanusların kanı
ve durmak üzere kuzey rüzgârların nabzı
geçiş dönemini yaşıyor dünyanın iskeleti
et çentiğinden moloz yığınına
tüm zamanlar, silinse de
tarihin kör aynasından
bu asrın utancı yansıyacak yarınlara
kuşları vurdular
ve sığmıyor, bedenleri edna denen şu mezara
kuşlar vurgun
kuşlar sürgün ana yurdunda
kuşlar gülerek göçüyorlar nebulanın havzalasına doğru
göçüyorlar, güleç yüzlü âşiyanlara
Ben Özge 2
Kayıt Tarihi : 9.9.2025 23:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ölüm Gazze'den'ince...



