Her sabah böyle ağlar mı Üsküdar
yoksul karanlığında kuşların
aşkın ve umudun bir de acının
rüzgarıyla uçarken bulutlar
Herkesten çok kendime yabancı
yaşadığımdan bir hayli yanlışsam
Kaderde senden ayrı düşmek de varmış
Doğrusu bunu hiç düşünmemiştim..
Seni tanımadan
Hele seni böyle deli divane sevmeden
Yalnızlık güzeldir diyordum
Al başını, kaç bu şehirden
Devamını Oku
Doğrusu bunu hiç düşünmemiştim..
Seni tanımadan
Hele seni böyle deli divane sevmeden
Yalnızlık güzeldir diyordum
Al başını, kaç bu şehirden
Antoloji yetkililerine:
Vaktiyle bu sayfada bizim de mesaj sayısını abarttığımız oldu. Bu doğru. Ama bu -sözde karşı görüşlerden- iki sokak atışmacısı sayfayı çöplüğe çevirdiler. Hani Antoloji rumuzları kaldırıyordu? At Sineği diye ne idüğü belirsiz bir şeyin gidip benim sayfama girip şiirime yorum yazmasına rızam yoktur.
Silsem, işine gelmeyeni siliyor diyecek diye silmiyorum.
Bizler her şeye rağmen şiir konuşuyorduk. Mesajla bizleri tehdit bile ettiniz. Kaç gündür şu sayfada olanları görmüyor musunuz?
Hak şahini; sen ne zavallı birisisin!
Farabi, Plato ve Aristoteles'in düşüncelerinin islam dünyasındaki sözcüsüdür zaten a cahil. Sap yiyip saman ..ıçıyorsun. Akıl özürlü herif.
Hakkı Selçuk Bekâr; allahın yarattıklarıyla! dalga geçme, çarpılırsın ailimallah!
Seni gidi Araform seni...
Haşerata muhatap değilim.
Belediye ekiplerini ara.
Sen ve atışıp durduğunuz iki ayak takımı bir şey yapıyoruz zannediyorsunuz ama sayfaya bakanlar sadece acıyor size.
Çamur ,çamur çisemek, erdem kılmaz kişiyi!
Bu genel kaidedir, kapsar erkek, dişiyi!
Ehl-i irfan olanlar, Hak ehline sataşmaz,
Sana ilim öğreten, yanlış yapmış aşıyı!
At sineği çıkardı ağzındaki baklayı!
Meğersem bu yavsıcık mütefelsif (!) biriymiş!
Sokratçılık(!) uğruna atarmış her taklayı(!)
Tek Allah'ın hasımı, çok ilahlı(!) biriymiş.
Farabiyi es geçip, yunanlıya bağlanmış!
Tek ilahlı olanlar, ona göre geriymiş(!)
Batının batağında yuvarlanıp, yağlanmış(!)
Onun için kuyrukta, seyirtmekte seriymiş(!)
Hakkı Selçuk Bekâr; anlamadığın işler üzerine yıllarca oku sonra gel bu sayfalara. Burada şiir tahlili yapıyor ayakları yapma. Simdi git on sene sonra gel...ya da hiç gelme...
Benim kafam karıştı:
'Ne serbestçiler ne de ölçülü şiir sevenler beğenecektir bu haliyle.' deseydim kesinlikle doğru olurdu.
'Ne serbestçiler ne de ölçülü şiir sevenler beğenmeyecektir bu haliyle.' deseydim kesinlikle yanlış olurdu.
Ama işin içine ikinci fiil girince ilk, yani beğenme fiili ne / ne de kalıbını üstlenip sonrasını serbest bırakıyor olabilir mi?
'Bu haliyle ne serbestçiler ne de ölçülü şiir sevenlerin beğeneceğini sanmıyorum.' veya
'Bu haliyle ne serbestçiler ne de ölçülü şiir sevenlerin beğeneceğini sanıyorum.'
Cümlelerinden ilki bana kuralın aksine yanlış gelmiyor, ikincisi ise pek doğru gibi gelmiyor. Muhtemelen yardımcı fiil bunu yükleniyor ve cümle ana eksenine dönebiliyor ondan sonra.
Şu işi bu kadar edebiyatçının içinde bana gramer kurallarıyla açıklayabilecek biri yok mu?
Rice ediyorum.
Bu yüzden, ulviziya, Hak şahini, Gülnihal Karaaslan gibi yobazlar benden rahatsız olacaklardır. Sokrates’i mahkemeye vermiş ve öldürtmüşlerdi. Siz de verin mahkemeye, siz de öldürtün. Değil mi, dünya zaten yobazların, kara cahillerin!...
At Sineğinin Hikâyesi
Sokrates Der ki; ‘Ben bir at sineğiyim, agorada dolaşırım. Her meslekten kişilerle konuşur, onlara meslekleriyle(bildiklerini söyledikleri her şeyle) ilgili sorular sorarım. Onlar her şeyi bildiklerini sanırlar. Ama biraz konuşunca, hiçbir şey bilmediklerini görürüm. Ben bir at sineğiyim, onları rahatsız ederim. Onlar o kadar cahiller ki, hiçbir şey bilmediklerinin farkında bile değiller. Ben ise, en azından bir şey bilmediğimi biliyorum. Bilgisizlik bütün kötülüklerin anasıdır. Hiç kimse bile bile kötülük yapmaz’
Bu şiir ile ilgili 140 tane yorum bulunmakta