Her üzüm çekirdeği
bin salkıma uyur..
Ve her insan bir terkedilmişlik asar
Gece yarısı bir fortmanto vişneliğine..
Her kurdun bir hasmı yaşar
Ve her hasım bir ünvan taşır
Diş eti aralarında kanı kuruk...
O şimdi ne yapıyor
şu anda, şimdi,şimdi?
Evde mi, sokakta mı,
çalışıyor mu, uzanmış mı,
ayakta mı?
Kolunu kaldırmış olabilir,
Devamını Oku
şu anda, şimdi,şimdi?
Evde mi, sokakta mı,
çalışıyor mu, uzanmış mı,
ayakta mı?
Kolunu kaldırmış olabilir,
Seni özlüyorum anne..
Gecemde kurt ulumaları
Hasımlarını çağırır kulaklarımda..
Ölüm sessizliği düşer pencereme
Ve morarmış bir akşam kayıp gider ufukta..
Sonra babam gelir aklıma..
yeniden inşa ederim
sıvası dökük çocukluğumun bütün
ahşap duvarlarını..sonra
Kalkar giderim yıkıcı ayrılıklara...
Yücel Yarımbatman
söylesem seni kaybederim söylemesem kendimi isimli kitabınızı okudum...her biri birbirinden farklı birbirinden güzel şiirleri su gibi içtim...kanamadım....
ve şimdi elimde bir kadın,bir sokak,bir kent isimli kitabınız var....yarı ettim kitabı ve halen birbirine benzer şiir yok...ayşenur yazıcı doğru bir tesbit yapmış..hakkınızı vermiş...bende bu tesbite yürekten katılıyorum sevgili şair...
okurken âdetimdir satırbaşlarına not almak...ve birsürü küçük cümlelerim oldu kitap içinde...
en son demişimki bu notlarda:
yahşi bir şairsin vesselam...:)
Çocukluğun ahşap duvarlar örneği yıkıcı anılarından , yıkıcı ayrılıklara ... Hep bir yıkım yani yaşadıkça ve bunu oturdukları sofradan dişlerini karıştırarak seyredenler ... Bir meydan dövüşü değil izlenen , kurdukları çemberin içinde kayboluştur . Kutlarım başarılı çalışmanızı .
ah bu ayrılıklar..
selamlar
çok güzel imgeler
ve bu denli bir başarılı somutlaştırma
kutlarım yürekten
keyifle okudum...
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta