Bu gece düşüncelere daldım gene
Uzun, kederli, hayâl dolu ve derin
Bu gece engin boşlukta kaldım gene
İçinde boşluktaki düşüncelerin
Uyutmadı geceler, duyulmaz sesim
Ben rüzgarda savrulan
Solgun yaprak gibiyim
Ben sıcaktan kavrulan
Kızıl toprak gibiyim
Yorgunum meselemden
Gece saat iki buçuk
Nerede biraz hareket, ses
Açık, saçık, uçuk
Biraz da kaçık renk
Bir "oh" dedirten nefes
Bütün "of" lara denk
gecenin ucunda sesimi duyansın
"haydi bir çay koy da içelim" diyorum
hüzünler uyusun, sevinçler uyansın
bu gece uykusuz kalmak istiyorum
gecenin ucunda şarkı söyleyelim
dokundum yarasına
dokundukça "ah" dedi
kaderin karasına
"geçmiş gün, eyvah" dedi
dedim "içini dök, git"
geçmişin izlerini tamamen silemezsin
la fontenden masallara karnım tok benim
düşmanlık nereden gelir bunu bilemezsin
bizans oyununa tahammülüm yok benim
neşe, sevinç ve güzele iltimas vardır
söylenecek çok söz kaldı
bakıp görmeyen göz kaldı
yanıp sönen bir köz kaldı
kalan kalsın geçmiş olsun
yaram derin izli oldu
Herşeyin kırkı çıkar, tüm acıların
Acılar geçmez ama sen alışırsın
Göz açıp kapayınca geçer yılların
Geçmişten geleceğe hep yük taşırsın
Kürşat AK
bazen birşey eksilir benden gider de
gidenler kalsın artık gittiği yerde
geçmişten gelen mektup bilmem ki nerde
beni hiç düşürmesin bir garip derde
hayal meyal geçmişten ne hatırlarım
Aşk olsa gerek
İçimdeki boşluğun adı
Ya ayrılalım severek
Yada içelim aşk şarabından
Boğazımızda kalsın tadı




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!