Kulak tatlı söze hasret kalırdı
Aşığın ağzında, dil olamasaydı
Sazda nağmeleri kimse bilmezdi
Dut ağacı sazda, tel olmasaydı
Belki de hiç oluşmazdı ormanlar
Yeşillere boyanmazdı çayırlar
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.