Bir bardak süt
İki bardak un
İki kaşık yoğurt
Bir tane maya
Bir kesme şeker
Bir yumruk boyu süzme peynir
Yuğur yuğurabildiğin kadar
Tuzuda karıştırınca adını vaftiz edersin
Korona somunu der ekmeğin cellâdı buna.
İlk cellât gelir ve sahnesini arzular.
Sahne alçak gönüllüdür.
Ne aradımsa onu buldum der yiyen mahkûm
Tadı yinede Korona acısı.
Tastamam bu istediğim der cellât
Ölümün soluğu sindi bunun tadına.
Korona somunu başına buyruk gezer.
Kor ateşte çörek olur tüpte pide.
Lakin mahkûmun dilinde gazel avlayan son lokma ekmeği vardır.
Dinide başından bilinir fırıncısıda emmioğlu.
Herkese ulaştırır somununu.
Dert yazar pir oyunu okur.
Birde pekmezi koyarsan yanına duası beddua çömezi olur.
İnsanoğlu sever somunu.
Pişmiş ekmek dedirtir en gözde hecesi.
Helvasıda öyle tutar ki bunun.
Mahkûma verdiği düşüde paskalya hikâyesi.
İkinci cellât doyasıya yer somunu ve tasfirini kurar.
Cellât ağzında tadı yinede oyunun piresi.
Somundur yetime verilen erkek bahşişi.
Korona yedirttiğini bilir herkese.
Dudaklarda aklı kurcalar mezhebi.
İki cellât öpüşür ve derki
İksiri hâsılat verdi bu somunun.
Takdir buyurunuz ki aklımı da mahkûmdan çaldı.
Somun kurtlandı dilimde
Ödü dilimi çemen gibi sardı.
Bu somunun adı bilinir karşı geceden.
Fesatlığı yoktur aşkın çeşmesinden.
Gerdeğe girercesine ağlatır perçeminde.
Korona turtasından yoksundur.
Her dilin peydahlandığı özveriden.
Korona somunu aratmaz
Gafilin son çırpınışlarındaki yürek sancısını.
Diretir hamur işi gibi yolcu edildiğini tezgâhtan.
Ateşin hışmına gelmez somun diyarı.
Böğürtür mayasız olanın kuşkularını.
Gebe bırakmaz Korona hamuru kimsecikleri.
Somun somunluğundan gururla ayrılır dilden.
Son yemin hakkı aratır yeniden.
Korona hamuru ince belli yaşatır mahkum hayatını.
Celladının gözlerinden mayasını eksik etmez.
Gün bilir gece tüketir.
Kayıt Tarihi : 19.6.2022 07:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!