KİTAP DEĞERİNDE SÖZLER 5 (1. Bölüm)
………..
Bizi güçlü yapan yediklerimiz değil, hazmettiklerimizdir.
Bizi zengin yapan kazandıklarımız değil, muhafaza ettiklerimizdir.
Bizi bilgili yapan okuduklarımız değil, kafamıza yerleştirdiklerimizdir.
(Francis BACON)
…
Biz Avukatlar görevimizi yaparken kimseye; ne müvekkile, ne hakime, hele ne iktidara tabiyiz. Bizim aşağımızda kişilerin varlığı iddiasında değiliz. Fakat hiçbir hiyerarşik üst de tanımıyoruz. En kıdemsizin en kıdemliden veya isim yapmış olandan farkı yoktur. Avukatlar tarih boyu köle kullanmadılar ama hiçbir zaman efendileri de olmadı!
(MOLIERAC)
…
103 tane Amerikan üssü olan bir ülkede hainlikle suçlanmamız gülünçtür. Siz bu suçla kendinizi yargılayın.
(Deniz GEZMİŞ)
…
Uygarlaştıkça özgürlüğümüzü daha çok kaybediyoruz, hatta köleleşiyoruz. İnsanlar yakınlaştıkça bedensel olarak daha çok uzaklaşıyoruz birbirimizden. Ayıplar, günahlar, yasaklar daha çok hapsediyor bizi.
Sıcak bir kucaklaşma, göz teması ve hal hatır sorma eskilerde kalmış. İnsan olarak önceliklerimizi tekrar gözden geçirmeliyiz bence, yoksa insanlıktan çıkmak üzereyiz hepimiz...
(Yılmaz ÖRMECİ)
(Paylaşım: 21.10.2016)
......................
KİTAP DEĞERİNDE SÖZLER 5 (2. Bölüm)
Benim nâçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet pâyidar kalacaktır.
Gençler! Cumhuriyeti biz kurduk, onu yaşatacak sizlersiniz.
Cumhuriyet fikren, ilmen, bedenen kuvvetli, ahlaklı ve yüksek seciyeli muhafızlar ister.
(Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK)
…
Cumhuriyet ile cehalet, ikisi ayni yerde barınamaz.
(LAMARTIN)
…
Özgürlüğü sevenlere ve koruyanlara ancak Cumhuriyet yaraşır.
(George WASHINGTON)
…
Cumhuriyet erdemli insanların rejimidir.
(MONTESQUIEU)
…
(Paylaşım: 29 Ekim 2016)
.............
KİTAP DEĞERİNDE SÖZLER 5 (3. Bölüm)
Mutlu ol, kimse senin üzgün olmanı umursamıyor.
(Peyami Safa)
…
Batan güneş için ağlamayın, yeniden doğduğunda ne yapacağınıza karar verin.
(Dale CARNEGIE-Teşekkürler Mustafa Bay)
…
İnsanı sessiz kalmaya zorlayan acı onu bağırmaya zorlayan acısından çok daha ağırdır.
(Furuğ FERRUHZAD)
…
Bir birey, kişisel meselelerinin dar sınırlarını bütün insanlığın daha geniş sorunlarına yükseltmedikçe yaşamaya başlamamış demektir.
(Martin Luther KING, Jr.)
(Paylaşım: 04.11.2016)
.........................
KİTAP DEĞERİNDE SÖZLER 5 (4. Bölüm)
Ey Türk Oğuz Beyleri, üstten gök çökmedikçe, alttan yer delinmedikçe, bil ki Türk Milleti, Türk yurdu, Türk Devleti, Türk töresi bozulmaz. Ey ölümsüz Türk Milleti! Kendine dön! Su gibi akıttığın kanına, dağlar gibi yığdığın kemiklerine layık ol!
(Bilge Kağan yazıtlarından) .
…
Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne 7 bin senelik en aşağı bir Türk beşiğidir.
Beşiğin içindeki çocuk, tabiatın yağmurlarıyla yıkandı. O çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı; onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu. Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu, şimşek, yıldırım, güneş oldu. Türk oldu.
Türk budur, yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.
Türkiye Türklerindir.
Ne mutlu Türküm diyene.
(Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK)
…
Yüzyıllar ender olarak dahi doğurur, şu talihsizliğimize bakın ki bu yüzyılın o büyük dehası Türk ulusuna nasip oldu.
(LLoyd GEORGE)
…
Türk kadınlarının en büyük süsü Türk oluşlarıdır. Onlar süslenmek için elmas veya zümrüt takınmıyorlar, belki üzerlerinde taşıdıkları o taşları süslemiş ve kıymetlendirmiş oluyorlar. Çünkü her Türk kadını canlı bir inci ve paha biçilmez bir pırlantadır.
(L. Mary Wortley MONTAGU)
…
(Paylaşım: 05.11.2016)
...........................
KİTAP DEĞERİNDE SÖZLER 5 (5. Bölüm)
"Doğduğumda bir köpekten daha değersizdim, şimdi bir kraliçeyim. Çoktan ölmüş olmalıydım, ama hala canlıyım. Tanıklığım, benimki gibi bir yaşamın bir daha asla yinelenmemesi için yeryüzündeki tüm yoksullara ve ezilmişlere uzanan bir el olsun…"
(Phoolan DEVİ)
Hindistan’da “Haydutlar Kraliçesi” olarak ünlenen Phoolan Devi 11 yaşında kocaya satıldı, 14 yaşında tacizci kocasını terk etti, kaçırıldı, koca bir köyün tecavüzüne uğradı. Daha sonra kendi eliyle eski kocasını köylülerin gözleri önünde hançerledi. Ölmek üzere olan eski kocasını yolun kenarına üzerinde bir notla bıraktı. Notta "yaşlı adamlar genç kızlarla evlenmesin" yazıyordu.
18 yaşında çete lideri oldu, Robin Hood gibi zenginlerden alıp yoksullara dağıttı. 20 yaşında tutuklandı, Hint yoksul alt tabakalarında efsane oldu, teslim olduktan sonra mahkemeye bile çıkarılmadan 11 yıl cezaya çaptırıldı, cezasını çetesinde yer alan erkeklerle birlikte aynı koğuşta kalarak tamamladı.
31 yaşında parlamentoya girdi ve yasa koyucu oldu. Evinin önünde öldürüldüğünde 38 yaşındaydı. Öfkeli kitlelerin hükümeti onu korumamakla suçlayan sert protestolarıyla gömüldü.
…
Bir millet sanayiden, ekonomiden çok millî ülkü ile kalkınır. Millî ülküden habersiz olan bir millete köprüler, yollar, endüstri tesisleri yapmak ölüye balo elbisesi giydirmeye benzer.
(Lokman CERRAH)
…
Akıllı adam aklını kullanır, daha akıllı adam başkalarının da akıllarını kullanır.
(Bernard SHAW-Teşekkürler Talat Semiz)
…
Şairin hayatı şiire dahildir…
(Cemal Süreya)
…
(Paylaşım: 23.11.2016)
Kayıt Tarihi : 21.10.2016 16:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tam bir trajedi okuduğum hayat öyküsü, paylaştığınız için teşekkür ederim...
Emeğinize sağlık saygılar...
Değerli bir sözde ben bırakayım Şems-i Tebrizi 'den 'Otunu, suyunu bilmediğin gönüllerde koyun gütme! Yoksa ‘kaçıracağın keçilere’ çobanlık yapamazsın…'
Üzerine az çok bilgi sahibi olduğum bir kimlikti Phoolan DEVİ.... Ama sizin paylaşımınızdan sonra daha derinden öğrenmeye çalıştım.... Bu katkınızdan dolayı size teşekkür ederim....
Diğer paylaşımlarınızdaki seçki özeninize de teşekkür ederim.... Saygılarımla........
Uygarlaştıkça özgürlüğümüzü daha çok kaybediyoruz, hatta köleleşiyoruz. İnsanlar yakınlaştıkça bedensel olarak daha çok uzaklaşıyoruz birbirimizden. Ayıplar, günahlar, yasaklar daha çok hapsediyor bizi.
Sıcak bir kucaklaşma, göz teması ve hal hatır sorma eskilerde kalmış. İnsan olarak önceliklerimizi tekrar gözden geçirmeliyiz bence, yoksa insanlıktan çıkmak üzereyiz hepimiz... Ne kadar haklısınız Yılmaz bey ..
Hepsi birbirinden değerli sözleri paylaştığınız için kendi adıma size çok teşekkür ederim..Yüreğinize sağlık diyorum..Saygılarımla
O kadar kısa ömre sığar mı tabuları yıkmak!
* Milli Ülkü... Önce 'inanç..' Sonra 'seviyesi yüksek ideal..'
Dahası, 'yaşamın anlamı', var olmanın 'motoru..'
O ülküyü edinenlerdir, her şeyi yoktan var eden, üretenler..
* Saban var.. Pulluk var, toprak var....
Ya tohum?
O da başkasında var.. Alacaksın, çare yok..
* Şiir yoksa şair olur mu?
Yine 'mükemmel' derlemeler..
Kutluyorum Yılmaz Bey..
TÜM YORUMLAR (23)