Kimya Hatun Sessizliği
Bir kadın sustuğunda, devrim sessizce hazırlanır.
Sen sustuğunda
bir kadının bağrı çatladı uzaklarda
bir ocak söndü,
bir düş yarım kaldı.
Oysa ne çok şey söyledin
hiçbir şey söylemeden.
Her susuşun
bir çığlığa denk geldi
duyamadılar.
Kimya Hatun,
adını unutanlar oldu
Suretini kazıdın zamana
duvarlara değil,
yüreklerin içindeki taşlara işledin varlığını
gölgen hatırlatır
bir kadının nasıl devrimle yürüdüğünü.
Sen sustun,
çünkü kelimeler yetersizdi
çünkü anlatmak
sana biçilen dilden daha derindi
çünkü bazen
bir susuş, bin kelimenin öcüdür
bazen de
bir suskunlukla kurulur yeni bir dünya.
Kimya Hatun,
senin ellerinle yoğrulmuş bir isyan bu
sessizliğinle dövdün kelimeleri
gözyaşından mürekkep yaptın
ve yazdın
Bu devrin kadını bendim,
küllerimden yürüdüm.
Yüzyıllar boyu sana taş atanlar,
seninle kendi vicdanlarını çatlattılar.
Çünkü sen,
kimyanı yüzyılların sabrıyla karanlıkta tuttun
Bir kıvılcımla
her şeyi aydınlatmaya hazırdın
ve şimdi
güneş bile sana öykünüyor
her sabah bir kadın,
senin adınla başlıyor güne.
Sen ki
iftiraları dudağında mühür
aşkı alnında nur
acıları omzunda dua yapan kadınsın.
Sen kimya hatunsun
Azra Nimet Öner
Nimet Öner
Kayıt Tarihi : 10.11.2025 23:54:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!