Bazen gözünün dalıp gittiği yerlere bedenin gitmez.
Bazen de bedenin gider, yüreğin gitmez.
İşte sen; bedenimin değil, yüreğimin gittiği yersin.
Mesafeleri yakınlaştırmak elimde olsa,
Seni yanıma, sevgini soluma çizerdim.
Ama ben acemi bir ressamım...
Yüreğimin içine yalnızca baş harfini çizebiliyorum.
Eskiden hep merak ederdim:
"Uzaklıklar aşkı bitirir mi?"
Seni tanıdığım gün anladım,
Gerçekse sevgi, düğümlermiş.
Düğüm düğüm yüreğimdesin;
Adını nakış nakış işlediğim adam...
Şimdi desen ki "Kalk, gidiyoruz",
Uça uça gelirim.
Ama ben kuş değilim ki uçup geleyim...
Emin ol, kuş olsam
İlk sana uçar, yüreğine konardım.
Artık duvarlarla dertleşiyorum.
Onlar da maviden griye döndü;
Hasret onlara da ağır gelmiş olmalı.
Parklarda kuşlara anlatıyorum seni.
Bir gün gelirsen,
İlk onlar karşılayacak,
Ve gelişini öte öte müjdeleyecek bana.
"Delirdin mi kızım sen?" diyor parkta karşılaştığım karıncalar.
Hani onların yönü hep kuzeymiş ya,
Benim de yönüm hep sensin.
Doğum, batım yok benim; sadece sen...
Sıcak kuzine sobasında pişen kestane kokusu gibi
Buram buram geliyor hasretinin kokusu burnuma.
İnsanın hiç burnunun direği sızlar mı?
Sızlarmış...
"Burnum acıyor." dediğimde verdiğin cevapla anladım:
"Beni mi özledin?"
Evet… Çok özledim.
İnsan nasıl özler hiç görmediği gözleri,
Tutmadığı elleri,
Dokunmadığı teni?
Hâlâ bilmiyorum…
Ama özlüyorum.
Picasso’nun yaptığı tabloyu izler gibi
Saatlerce yüzünü izlemek,
Kirpiklerini tek tek saymak,
Ve yüzünün her bir kıvrımına şiir yazmak istiyorum.
Harflerim yeter mi seni anlatmaya, bilmiyorum.
Gözlerinden başlasam ellerin küser,
Ellerinden başlasam kirpiklerin…
Ya devasa gülüşün?
Kâğıt kalemden bile kıskanırken seni,
Ben nasıl şiir yazarım sana?
Yazamam ki…
Sen, dilimin tek sus pus olduğu kelimesin.
Sen derim, susarım.
Sen… Aşksın adam.
13.05.2025 14:46
Kayıt Tarihi : 13.5.2025 14:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!