Eski Keşan’ın tenha köşelerinden
Gökyüzüne yükselince bir kara duman
Duyardık “HİS” denen cazgır sesini
Tam yanmamış odundan
......................................çıkan dumandan!
Derdi ki gönlümüze nakşolan sesle:
-Çömlekçiler ,
.......................sanat icra edecek birazdan
Ekmeklerini çıkarmak için kızıl çamurdan;
Çömlek fırınlarında dönen tezgâhta
Güreşe tutuşacaklar killi çamurlan
Bak, ocağı ateşledi çömlekçi Şaban
Dumanlar vuruyor semaya "dan! dan!"
0ğlu Ertuğrul işe başladı çoktan
Sonra Ali,,sonra Yusuf ,
Basri, Mehmet, Bektaş ve 0sman
Çamura ter katarak alınlarından
İbrik-testi..yapacaklar pişmiş çamurdan
İbriği, camide ya da mescitte
Testiyi tarlada, dükkanda, evde
Çömleği mutfakta kullanmak için
Karpuz seçer gibi seçilecekler
Çömlek Pazarı denilen yerde
Çamura ruh veren sanatçıların
Tahta ya da toprak tezgahlarından
Şimdi o eski günleri anarcasına
Camileri, bahçeleri ararcasına
Abdest alan elleri yıkarcasına
Gelip geçen herkesi sularcasına
Bir testi, bir çömlek, bir sırlı ibrik
Çömlek Pazarı’ndan hep yola bakar
Ve üstü sırlanmış toprak ibriğin
0 küçük imbiğinden halâ su akar!
Çünkü geçmiş kokan bu üç nesneye
Gönül çeşmelerimden her gün su dolar!
Ali Koç Elegeçmez
Kayıt Tarihi : 6.12.2019 13:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yaşanmışı sonsuza dek yaşatmak için yazıl- mış olup, MÜZE ŞİİR katogorisinde olan şiir- lerdendir. Cumhuriyetin kurulduğu yıllarda yaptıkları ibrik,testi,çömlek ve küpleriyle, köylüsü-kent- lisiyle, Keşan insanının su taşıma ve saklama ihtiyacını karşılamış olan, adları geçen ve geç- meyen tüm çömlekçileri anmak, ruhlarını şâd etmek ve yaşanmışı sonsuza dek yaşatmak için yazdım:

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!