Şekersiz bir kahvenin telvesi gibiydi seni sevmek
Fırtınalı bir denizde karayı aramak
Dikenli bir gülü elinde sıkıca tutmak
Ölüm döşeğinde yaşamak gibiydi seni sevmek
İşkence nedir ki sensizliğe kıyasla
Beğenemezler hiçbir şeyi
Yoktur ellerinde hiç sevgi.
Bakarlar ancak, ölü gibi
Hayatları tam bir yenilgi.
İstemez onlar gelişimi
Gözümün önüne geldi birden
Yürek yakan tatlı gülümsemen
Ne zaman seni düşünsem
Çıplaktı dizdiğin her mısra.
Paçavrayla kaplı, çelimsiz.
Yakışmaz böyle ortamlara.
Senin yazdığın şiir, yersiz.
Ne demeli bu yazdığına.
Bitmez sonsuz isteklerim
Dinmez, geçmez uçsuz bucaksız hasretin
Koşuyorum sana bu kendi isteğim
Nereye gidiyorsun bir tek kendin
Biter mi senin işin
İğrençlikler içerisinde,
Sürünüyoruz soysuz şerefle,
Seven görür, kör olsa bile.
Yetmez gizlemek için, bin perde.
Kör gözü vardı cehennemde,
Burada geceyi aydınlatırcasına yanan kalbimle
Sensiz geçen her ayın göğü aydınlattığı gecemde
Boşlukta bir hiç olmak istercesine
Kendimle savaşıyorum büyük bir dehşetle
Nasıl kazanabilirim o açmadığın kalbini
Önündedir her an birinci
Sonsuza kadar yalvar yakar
Kalırsın her daim ikinci
Seni de bir köşeye atar
Evet üç ve dördüncü gibi
Şampanya birinciye patlar
Seninle olmak istiyorum,
Bu kelebek ömrüm
Kısa bir rüya gibi geçsin istiyorum
Yıkıyorum yaşanmayan hayatı
Bıraktım yalan olan gerçek aşkı
Geriye kalan ruhsuz sanatımdı
Hiç anlamamıştın zaten aşkımı
Nasıl bir anlam çıkarmalı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!